1. iş/kılış, oluş ve durum fiilleri şeklinde anlamsal olarak üç grupta incelenen sözcük.

    iş/kılış fiilleri: gerçekleşebilmesi için bir nesne ihtiyacı duyar.
    örnek: taşı-, oku-, iç- ...

    durum fiilleri: gerçekleşebilmesi için nesne ihtiyacı duymaz.
    örnek: uzan-, bak-, uç- ...

    oluş fiilleri: doğada kendiliğinden, belli bir süreçte gerçekleşir ve öznede değişiklik yaratır.
    örnek: uza-, yeşer-, yaşlan- ...

    not: iş ve durum fiillerini karıştırmamak için fiilin başına "onu" sözcüğünü getiririz. mantıklıysa iş, değilse durum fiilidir.

    kitabı okudum. (onu okudum)
    arkadaşıma baktım. (onu baktım.)

    ilk cümlede mantıklı bir bağlam oluştu. bu iş fiilidir. ikincisi ise mantıksız. bu sebeple durum fiili.
    #28465 kesret | 8 yıl önce
    0dil bilgisi terimi 
  2. Eyleme işi, fiil, hareket, aksiyon.

    Örnek kullanım: Günler, düzenlenen eylemlerin baş döndürücü heyecanıyla hızla akıp geçiyordu. (A. Ümit)
    #139521 tdk | 6 yıl önce
    0genel terim 
  3. Bir durumu değiştirme veya daha ileriye götürme yönünde etkide bulunma çabası.

    Örnek kullanım: Eyleme beraber girersiniz, siz sonuca ulaşmayı düşünürsünüz, onlar ulaşmadan paylaşmayı. (A. ilhan)
    #139522 tdk | 6 yıl önce
    0genel terim 
  4. .
    #139523 tdk | 6 yıl önce
    0dil bilgisi terimi 
  5. kısa ve öz soyut ve somut hareketlerimizin bütünü. canlılar sürekli eylem halinde, dıştan bir şey yapmıyormuş gibi gözükseniz de içten eylem devam ediyor. dikkat çekmek istediğim husus, hiçbir eylemin altını çiziyorum hiçbir eylemin amaçsız yahut nedensiz olmayacağı. hiçbir şey yapmadan oturup zamanın geçmesini bekliyorsanız bile bu hareket bir amaca hizmet eder. öylece yitip gitmeyi bekliyorsunuzdur, can sıkıntınızın sizi yiyip bitirmesini bekliyorsunuzdur, ya da sadece zamanı öldürmek istiyorsunuzdur. ama illaki bir amaç ya da neden uğruna eyleminizi sürdürüyorsunuzdur.

    "istedim ve öyle oldu" mantığı hiçbir eylemi açıklamaz. o zaman isteminizin amacına, nedenine bakılır. bu ancak kaçak oynamayı seven, eylemlerini anlamlandırmaktan kaçınan, ya da farkında değilim kalıbına sığınmayı sevenlerin işi. öte yandan kişi eylemlerini bir başkasına kabul ettirmek, açıklamak, mantığına oturtmak zorunda değil. lakin bana göre kişi kendine dürüst olup kendini süzgeçten geçirebilmeli. aksi halde zaman içinde eylemlerinizin tutsağı olup amaçlarınızın körlüğünde sızlanırsınız. kendinizle konuşmaktan kaçınmayın, neleri neden istediğinizi iyi bilin ki sonra düğüm olmasın ayağınıza. ya da göz boyama oyunlarını seviyorsanız olsun, yerde kıvranırken gökten tükürüyor gibi yaparsınız.
    #212644 kafakulagi | 4 yıl önce
    0genel terim 
  6. kelime türleri ve dil bilgisi kategorileri diye bildiğimiz mefhumlardandır.

    ilk olarak aristo tespit etmiştir.
    #225538 birp | 4 yıl önce
    0dil bilgisi terimi 
  7. şurada değindiğim (link: kişiyi en iyi ne tanımlar : ) konusunu, uygun düştüğü bu başlıkta açmak isterim.

    kendini nasıl tanımlarsın?" sorusunu kendime defalarca sormuş ve konuya kafa patlatmışımdır. öyle bir şeyle tanımlamalıyım ki kendimi, bu tanımım diğer insanlarla kesinlikle bağlantılı olmamalı. mesela kendimi "avukat" olarak tanımlayamam, çünkü bu sıfatı birileri bana bahşetti. evet bir diploma edindim, staj yaptım, sınavlar geçtim vs ama hala diğer insanlara bağlı bir sıfat bu. mesela aynı yeterlilikleri göstermeme rağmen "hakim" sıfatını edinemedim. aynı mantıkla birinin eşi, kızı, ablası, arkadaşı vs olmam da başka insanları gerektirdiğinden bu sıfatları da eledim. bunlar benim tanımım olamaz.

    maddi kaynaklı tanımlamaları düşündüm, zengin-fakir, güzel-çirkin gibi. yine olmadı, hala bir görelilik var bunlarda.

    ideolojik olarak kendime iliştirebileceğim sıfatları taradım hızla; feminist, vegan, anarşist belki? kuşkusuz ki en yakın durduğum üç büyük felsefi akım. ama yine kendi tanımıma alamadım bunları. içeriğini ben belirlemiyorum ki bunların, işime geldikleri ölçüde hayatıma, düşünce yapıma uyguluyorum. yarın belki ben vazgeçeceğim ya da bir iki kanaat önderi çıkıp bu çerçevelerin içini bambaşka öğretilerle dolduracaklar, ben dışarıda kalacağım. olamaz mı, olabilir.

    peki kendim birkaç fikir ortaya koymuş olamaz mıyım? olamam maalesef, keşke olsaydım. teorideki hemen her düşüncem başka bir yerden kaynak alıyor. iç içe geçmişler, dolaşıp karmakarışık olmuşlar; ama yeterince ince elersem aslında hiç birinin orijinal olmadığını görebiliyorum.

    orijinallikten uzak olmaları düşüncelerimi tanımım olmaktan çıkarır mı, kısmen evet. ama bunları tanımım olarak görmememin esas sebebi, dış dünyaya yansımayan düşüncelerin herhangi bir sonuç ve dolayısıyla sorumluluk doğurmaktan uzak olması. bu sonuçsuzluk ve sorumsuzluk benim bunları ciddiye alamamamla sonuçlanıyor. diyelim bir insan çocukları çok sevsin, kalkıp çocuklar için çaba göstermiyorsa, onları korumaya, haklarını geliştirmeye uğraşmıyorsa, çocukları sevmesinin hiçbir önemi yoktur; çünkü bu sevginin gerçek dünyada karşılığı yoktur. iyilik aktif olmayı gerektirir. sübjektif görüşüm bu yönde. benzer çıkarımları kötü düşünceler için de yaparım. bir adam çocuklara cinsel ilgi besliyorsa; ama eyleme dökmüyorsa benim gözümde yine önemsizdir. (çocuklara zarar vermemek için rızasıyla kendine kimyasal hadım uygulayan erkekler var, ben bu insanlara kötü diyemem. hatta çocuklara ilişkin düşünceleri kötülük dolu olduğu halde, çocuklara ilişkin eylemleri iyilik dolu olduğundan bu insanları iyi kategorisine alırım.)

    ya eylemlerim? nihayet bir yerlere varmaya başladım. bir sürü şey yaptım şimdiye kadar, işin bu kısmı tamamen bana ait; çünkü ben yaptım. kaldırdım kıçımı yaptım. kafamı patlattım, yaptım. başkalarıyla ilgisi yok. benzerlerini birçok kişi yapıyor olsa da, olsun, benim eylemim bana ait. ben çıktım sokaktaki ayağı kırık kediyi aldım veterinere götürdüm mesela. götürdüm mü, götürdüm. başka insanlar başka kedileri götürüyor olabilirler; ama bunu ben götürdüm. geniş anlamda "kediyi veterinere götürme eylemi" birçok kişi tarafından gerçekleştiriliyor olsa da benim eylemim kendi içinde biricik. geniş anlamdaki eylemi tek yapan benim demiyorum ki. kendimi tanımlayacak bir şeyler arıyorum sadece.

    eylemlerim beni tanımlayabilir diye düşünsem de şunu sormam gerek, eylemlerim hangi aşamada benim tanımım olabilecek seviyeye ulaşır? veterinere bir kedi götürdüm, o kedicik kurtuldu, ben artık kedi kurtarıcısı mıyım? bir davranışta bir tek sefer bulunmam kendimi bu davranışla tanımlamama yeterli olur mu? el cevab: olmaz.

    30 yıldır her sabah erken kalktım, yaşadığım müddetçe de her sabah erken kalkmayı planlıyorum. bence bu beni tanımlar. her gün spor yaparım, her gün duş alırım, sağlıklı beslenirim ve bunları yaşadığım müddetçe de sürdürmeyi planlıyorum. bunları da tanımlarıma ekleyebilirim. belki çok basitler; ama sürekliler ve tamamen bana aitler.

    mesela, diplomama ve avukat sıfatıma dayanarak değil; sadece kitapların, kararların başında saatlerce can çekiştiğim için kendimi "hukuk bilen biri" olarak tanımlamakta da sakınca görmüyorum. diplomamı ya da avukatlığımı elimden alabilirler bir gün, ama "hukuk bilgim" bundan etkilenmez. aynı mantıkla başladım aslında moleküler biyoloji ve genetik bölümüne de. diploma için değil, bilim öğrenmek için, bilimi bilen biri olmak için.

    başka başka bir sürü eylemim yığıldı kafamın içinde, kimi çok basit kimi çok karmaşık. ama daha fazla uzatmanın alemi yok; çünkü önemli olan benim nasıl tanımlandığım değil, bir insan neyle tanımlanır sorusunun cevabı. düşünmek için kendimi kobay olarak kullandım sadece. kendimi kese biçe vardığım noktada ise bu soruya -naçizane- şu cevabı verebiliyorum: bir insan sürekli hale getirdiği eylemleriyle ve kendine kattığı bilgiyle tanımlanır.

    #229378 istenc | 4 yıl önce
    3genel terim 
  8. Kulzos'ta bulunan kategorilerden biri. Eylem bildiren sözcüklerin başlıkları için kullanılır. Bu başlıklar mastar halinde olmalıdır.

    Dikkat edilecek hususlar:
    1) bir grup insanın bir araya gelerek yaptığı eylemler (protestolar) eylem değil kategorisinde değerlendirilir.
    2) her mastar eki almış başlık eylem değildir. Duruma göre deyim ya da davranış da olabilir. Eylem ile davranış arasındaki farkı, açık konuşmak gerekirse, ben de bilmiyorum ama sezgisel olarak bazı yorumlar yapabiliyorum. Mesela "" bana göre bir davranıştır ancak girdinin içeriğine göre yorum farkı oluşabilir mi emin değilim. "" davranışa güzel bir örnek oluşturabilir.

    3) kulzos kuralları, 17. Kural ilgili kısım:
    "eylem ihtiva eden başlıklar mastar halinde açılmalıdır."

    Örnek başlıklar:
    Uyku: genel terim
    Uyuma: genel terim
    Uyumak: eylem
    çekilen acıyı hafifletmek için uyumak: davranış

    Edit: bazı noktalama işaretleri ile okuma kolaylığı

    #293645 tematik seviselim mi | 2 ay önce (  2 ay önce)
    0kulzos ile ilgili