asıl adı ile eric arthur blair. annesi fransız asıllı olan kendisi hindistan'da doğmuş yazar george orwell , 20. yüzyıl ingiliz edebiyatında önemli bir yer tutmuştur.eserlerini oluşturmasında yaşadığı ortamlar ve karşılaştığı olaylar etkili olmuştur.
orwell eserlerine ispanya iç savaşı nedeniyle uzun bir süre ara vermiştir. bu dönemde orwell ispanya yanında savaşmaya gönüllü olarak gider.
sosyalist rejimin getirdiklerini yakından görme fırsatı bulan orwell bu dönemde yaşadıklarını anlatan homage to catalonia (katalonya'ya selam) adlı eserini yazmıştır. ispanya'nın yaşamış olduğu bu değişiklerin sorumlularını yani dönemin devlet adamlarını yergileyici bir dille anlattığı animal farm (hayvan çiftliği) belki de hayatını değiştiren en önemli yapıtıdır.
animal farm ve 1984 en bilinen romanlarıdır. Hayvan çiftliği romanında özellikle stalin'e büyük göndermeler mevcuttur. O dönemki sovyet rusya'ya atıfta bulunur. 1984 romanı ise tüm zamanların en iyi distopik romanları arasındadır. Büyük yazardır. Kalemi çok güçlüdür.
animal farm'da geçen "all animals are equal, but some animals are more equal than others." - "bütün hayvanlar eşittir, ama bazı hayvanlar diğerlerinden daha eşittir" ibaresi önemlidir. kitap bütünüyle stalinizmi eleştiren bir alegori olmasına rağmen bu cümle eşitlikten bahsedilen her yerde ve her zaman geçerlidir.
İngliliz yazar. 1984 kitabında totalitarizm'i ciddi şekilde eleştirmiştir. Aynı zamanda yazdıkları yakın tarihte gerçekleşen olaylarla da oldukça yakındır.
20. yüzyıl ingiliz edebiyatının önde gelen yazarlarındandır. hakkında yazılanlara bakılmaksızın romanları okununca anlaşılıyor ki çok zeki, çok iyi gözlemci, toplum mühendisliğini çözmüş ve zamanının ilerisinde bir yazarla karşı karşıyayız. hangi amaçla yazdığından bağımsız olarak romanlarında çok ciddi anlamda emperyalizme ve totaliter rejimlere muhalif olduğu görülür. eserleri, distopya roman türünün en iyi örnekleri arasındadır. günümüzü dünden çözmüş ve tabloyu çizmiştir. bunu bugün dahi anlamakta zorlanıyorsak o da insanlık tarihinin sahip olduğu korku ve baskıcı sistemlerinden kaynaklı. amacı neydi bilemiyorum ama romanları çok zekice kurgulanmış.
20. yy'ın önde gelen edebi kalemlerinden birisidir. ve öncelikle belirtmek gerekir ki kendisi bir "insandır".
ingiltere hükümeti için ajanlık yaptığına dair iddialara zerre kadar inanmıyorum şahsen fakat iddialara inanmamak, onlara karşı kafanızı kuma gömmek ise siz sabit ve takoz bir insansınız demektir.
bir kere belirtmek gerekir ki bir hata onca doğruyu götürmez.uzun yıllar muhalif olmanın ne demek olduğunu bırakın bilmeyi tahayyül etmenin bile büyük cürret olduğu kesin. zaman zaman yorulurlar, zaman zaman hatalar yaparlar...
george orwell'ın vardır yoktur bilmiyorum (kaynaklarda da somut bir şey yok ortada?) bu tür hataları veya kusurları kendisinin ispanya iç savaşına bir fiil katılıp kahraman poum ile faşist franko'ya karşı savaştığı gerçeğini değiştirmez. bakın kenardan desteklemiştir demiyorum; savaşmıştır!
bir de verdiği listeye takıldım ben :) listede stalinistlerin troçkist diye damgaladığı bir ton isim var :) anti-komünist propagandacıya bakın hele; stalin eleştirisi yapıyor diye anti-komünist ama nedense sadece stalin'e muhalif olduğu için anti-komünistlerin listesini vermiş hükümete?
franko'ya karşı son siperlere kadar savunmuş poum üyelerine kurşun sıkmış stalinistler kadar anti-komünist olabilirler mi? hiç ama hiç sanmıyorum!! konu hakkında bilgi isteyenlerin land and freedom filmini izlemesini tavsiye ederim.
bence olay sadece anti-kapitalist kitapların aslında anti-komünist oldukları yönünde bir algı yaratmak... fosilleşmiş stalinistler de buna balıklama atlıyor. üzücü.
t: batılı yönetim sistemleri ve dahi kendine göre tüm insanlığın "hayvan/robot" olduğu sistemleri eleştiren yazar.
ben severim kendisini. olay sizin nereden baktığınıza bağlı ve hakikat çok farklı bir olgu.
her daim gözünün önündedir insanın hakikat ama bazen üzerinden çoook uzun yıllar geçince farkedersiniz ve o gün siyah olan beyaz, beyaz olan siyah olabilir.
ayrıca batılı bu türün tüm romancılarının atası her ne hikmetse! zamyatin'dir.
yevgeni ivanoviç zamyatin zamyatin'in biz* romanı serçe parmak kadar kalındır, okuyun, tavsiye ederim.
anti-distopya örneğinin babasıdır, tabi nereden baktığınıza bağlı bu.
Eserlerinin üzerindeki telif hakları kalkan, artık dünya mirası sayıldığı için her kitabevi tarafından kitapları basılabilecek olan yazar. Şimdiye dek can yayınları'ndan celal üster çevirisiyle okumuştuk. ithaki yayınları 1984 ile hayvan çiftliği'ni bilim kurgu koleksiyonuna katmış bile.