1. 31. istanbul film festivalinde gösterime girdiği sırada seyirciyi memnun bırakmıştı. filminden de hatırlanacağı üzere yönetmen yanına aldığı dostu ile farklı mecralara kayarak önümüze bu güzel işi koymuşlar.

    yetenekli ve bu coşkusu aşk seviyesinde seyreden müzisyen nasser-ali'nin hikayesi. karısıyla yaşadığı tartışma üzerinde canından aziz tuttuğu kemanını kırması üzerine nasser hayata küsmüştür. yeni bir keman arayışına girer fakat hiç biri eskisinin yerini tutmaz ve hayatını sonlandırmaya karar verir. ve sekiz gün boyunca çeşitli hayallerle baş başa kalarak bu isteğinin gerçekleşmesini naif bir dille anlatır, yönetmen.

    komedi sahneleriyle açılır fakat sonlara doğru drama dönüşür. fantastik ögelerinde yer aldığı filmde farklılık çalışması yapma çabalarıyla kotarılmış. içinizde tatlı bir hüzün veya ufak da olsa bir sevgi damlacığı bırakacağından şüpheniz olmasın. aklınıza geldikçe yüzünüzde gülümseme bırakacak bir süre.

    bu arada filmin orijinal isminin çevirisi, erikli tavuktur. fakat bizim ahali yine kendine göre bir isim takmış.

    yönetmenliğini ve senaristliğini ve 'nin üstlendiği filmin başrollerinde , , gibi isimler yer alıyor.
    #16899 lacrima | 8 yıl önce
    0film 
  2. fr. erikli tavuk.
    türkçeye azraili beklerken olarak çevrilen, marjane satrapi'nin tar sanatçısı dayısının hikayesinden esinlenerek yazdığı söylenen çizgi romanından uyarlanmış sinema filmi.

    "halbuki aşk, başka ne olsundu hayatın mazereti?"


    --- spoiler --
    -

    olay nasser ali khan'ın kemanının eşi tarafından kıskançlık sebebiyle kırılmasıyla başlıyor. nasser ali khan'ın dünyası yıkılıyor çünkü sonradan anlayacağımız üzere enstrümanını kavuşamadığı aşkı irane ile özdeşleştirmiş. (bkz: ) gençlik zamanlarında keman eğitimi almak üzere iran'ın bir şehrinde bir hocanın talibi oluyor. hocası sanatını şu şekilde özetliyor; "tekniğin hakkında söyleyecek bir şeyim yok, mükemmel. ama müziğin rezalet. bir aptal bile tekniği öğrenebilir. teknik önemli değil. önemli olan sanattır. çünkü sanat sayesinde hayatı anlarız. enstrüman sadece ışığın dışarı fışkırmasını sağlar. parmakların hareket eder, ses çıkar ama boştur, çoraktır, hiçtir. hayat nefestir, hayat iç çekiştir; elde etmen gereken bir iç çekiştir. " bir zaman sonra bu şehirde irane isimli bir hanımla tanışıyor, aşık oluyorlar, güzel zamanlar, yasemin çiçekleri.. ama irane'nın babası razı gelmeyince ayrılmak zorunda kalıyorlar ve nasser ali khan'ın sanatı da bundan sonra ortaya çıkıyor. kemanına sanki sevdiği kadın, irane'ymişcesine sarılıyor. annesinin zoruyla evleniyor, çocukları oluyor. hayat bir şekilde devam ediyor ta ki keman kırılana kadar. o parçaları sardığı bezi açışı, bakışları. mathieu amalric gerçekten iyi bir oyunculuk sergiliyor. aynı sesi çıkaracak, yani onu iranesiyle tekrar konuşturacak bir keman bulacağına ümidi olmaya olmaya keman aramaya gidiyor. ve tesadüf yolda irane'yi görüyor, ama ne keder. irane onu tanımıyor. yaşama tutunmaya dalı kalmayan nasser ali khan ölmeye karar veriyor, azraili beklemeye başlıyor. "kalbimi kıranın ne olduğunu kimse bilmedi.."
    -
    -- spoiler --
    -
    #146142 nimportequi | 6 yıl önce
    0çizgi roman, film