1. 2018 yılında istanbul'da motörhead tribute olarak kurulmuş müzik grubu. özellikle fatih ve yüce'nin azılı birer motörhead fanı olmaları bu grubun kurulmasını ateşlemiştir.

    kurucu ekip :
    bas : fatih tan
    vokal : yüce ağanoğlu
    gitarlar : ahmet akyüz
    davul : emre köse

    grup elemanlarında zaman zaman ufak değişiklikler olup kronik'ten tanıdığımız özer sarısakal bir ara tıngırdatsa da, hem pandeminin araya bıçak gibi girmesi, hem de coğrafyanın kader olduğunu dibine kadar yaşadığımız şu ülkede farklı problemlerden dolayı bir süre durulmuş olsalar da yeniden stüdyoya girip, yeni konser hazırlıklarına başlamışlardır.

    kadroda da yine değişiklikler yapılmış ; gitara witness ve taşmektep'ten tanınan melih gürkan, ve mekanik'in eski üyesi uğur'un (bas gitar) katılmasıyla yeni sezona giriş yapacaklardır. lemmy'nin cızırtılı gırtlağını fazlasıyla andıran yüce'nin sesini özellikle dinlemenizi tavsiye ederim. \m/
    #285431 beth lawless | 2 yıl önce
    0müzik grubu 
  2. 2010'un mart aylarında izleyicilere sunulmuş, 'ın çevresine birkaç kamera koyarak ve kendisine de bolca soru sorularak yapılmış olan belgesel. tam adı "". peygamberin 5 yıl sonra bu dünya'yı bırakıp gideceğini bu belgeseli izlerken anlamak çok üzücü be. gene de güzel iş, gırla ünlü metalcinin ekran karşısında "lemmy en büyüktü" demesini kayıt altına almak da güzel iş olmuş. 'un bile "metali başlatanların çoğunlukla ve lemmy olduğu düşünülür, söylenir sağda solda. bence ve lemmy başlattı metali, biz daha sonra geldik" demesini de çivilemek lazım her yere.

    önce link vereyim, sonra belgeselde nelerden haberdar olacağınızı yazayım da, daha da merak edin:

    link : 12 abonesi olan bir hesap 2 yıl önce belgeseli "türkçe altyazısı içinde gömülü şekilde" youtube'a yüklemiş. buna rağmen sadece 5 bin küsur izlenmiş olması küfür gibi. siz de bi' yerlerden bulmak yerine bu linkten izleyin de, hit olsun hem kanal sahibine hem de belgeselin yüklediği haline.

    şimdi de güzel anekdotlar:

    - 65 yaşındaki lemmy'nin çocukluk günlerini anlatması çok koymadı da, flu çekilmiş dişlek halinin kahkaha attığı fotoğraf kadraja gelince yüreğim burkuldu ya. aynı zamanda da kendisini büyüten anne ve anneannesini övüyor, evden kaçıp gitmiş eski asker babasına küfrediyordu. lemmy'nin artık yaşlandığını da çocukluğundan bahsederken yüzüne oturan buruk gülümsemeden anlamak mümkün. o da kalp kırıcı oldu benim adıma.

    - her zamanki ritüellerinden bahsetmişler belgeselde de: kahvaltı yok, büyük ihtimalle halâ kullandığı amfetamin içeren uyuşturuculara devam, günde 4 pakete yakın içtiği uzun kırmızı marlboro'ya devam, günde kim bilir kaç litre devirdiği jack&coke'a tabii ki devam, tek görüştüğü çocuğu olan 'la yakın ilişki aynen devam, kendi konserlerinde şapkasız, davetli olarak gittiği konserlerde şapkalı sahneye çıkmaya devam. bunlar zaten bildiğimiz şeyler ama tekrar tekrar görmek kutsal bir ayin gibi tabii.

    - lemmy'nin müthiş bir antikacı ve daha da büyük bir istifçi olduğunu sadece hayatını yakından takip etmeye çalışanlar biliyordu, bu belgeselle birlikte hepiniz bileceksiniz artık. hiçbir zaman temizlik yapmayı sevmeyen, özellikle hollywood'daki evinin salonundaki çöp dağının içinde aradığını bulabilen biridir lemmy. koleksiyonculuğu da müthiştir. bazı altın plaklarını falan 1-2 saniyeyle geçiştirmeselermiş daha iyi olurmuş.

    - müthiş bir nazi koleksiyonu var kendisinin. nazi dediysek aklınıza sadece gamalı haç, bayraklar falan gelmesin: peygamber, almanların 1. dünya savaşı öncesinde ürettikleri tankların parçalarından amerikan iç savaşı'nda da kullanılan alman yapımı kamalara, kılıçlara, hançerlere kadar her şeyi toplamış. ben koleksiyoncu olduğunu biliyordum ama bu kadarını görmek beni de sarstı. 2 farklı hançer gösteriliyor belgeselde. eminim ki sadece koleksiyoncuların değil, savaş aletleriyle ilgilenen herkesin dikkatini çekecektir. lemmy'ye röportajcılar da soruyor zaten "sana nazi sempatizanı diyecekler, üstüne gelecekler. bu seni rahatsız etmeyecek mi?" diye. cevabıyla, lemmy gene peygamberliğini konuşturmuş tabii: "ben ne istersem onu giyerim (üzerinde, yakasında gamalı haç olan bir gömlek; onun da üzerinde kol düğmeleri gamalı haç olan bir ceket var), kimse karışamaz. yahu, 6 zenci sevgilim oldu benim, nazi sempatizanı olma yolunda pek başarılı değilim herhalde =) führer beni ocaktan atardı herhalde hahaha. bırakın bu saçma sapan işleri, etiketlemeleri".

    - girdinin başında da yazdım; lemmy'nin ve motörhead'in metal camiasındaki yeri hiçbir zaman değişmeyecek, bu çok belli. her zaman saygıyla anılacağını 'un "ben ondan başka bu kadar uzun yıl boyunca bu sektörde kalıp kaya gibi sabit kalabilen insan görmedim" demesinden anlayabilirsiniz. 'nın bütün üyeleri adama tapıyor zaten. bi' tek , 'ın "lemmy ve motörhead olmasaydı thrash'teki big 4 da olamazdı" demesinin üzerine "diğerleri olurdu ama 'light anthrax' olurdu" diyerek fena taş koymuş. gene de lemmy'nin özellikle bas çalma tekniğini öve öve bitiremiyor sonra. böyle biri olmak kolay iş değil; hele ki '80'ler, '90'lar metal ortamında birçok yıldız varken lemmy ve motörhead olarak 35 sene saygı duyulmaya devam etmek büyük iş.

    - çekimlerin bazılarının tam da görmek istenilen yerlerden olması müthiş olmuş. lemmy'nin tam bir "kollu kumar makinesi bağımlısı" olmasını the rainbow bar'ın içinden görmek nefis oldu. ayrıca, 2009'daki rusya konserinde motörhead'in ortalığı yıktığını da doğrudan seyircilerin içinden görmüş olduk. metallica'nın lemmy'yi sahneye çıkardığı sanırım nevada konseri de güzel ayrıntıydı. bildiklerini tekrar tekrar gören insanı bile heyecanlandırdı.

    - 'ın, 'nin ve 'ın lemmy için önemini bilmeyenler için kendi ağzından nefis açıklamaları olmuş. little richard'a nefis giydirmiş de. ama "o yıllarda zenci ve gay olarak rock 'n roll'u keşfedecekti tabii, başka ne kadar aykırı bir iş yapabilirdi ki?" diyerek hakkını da vermiş. özellikle the beatles'la ve üyeleriyle doğrudan ilişkisi de vardı lemmy'nin. görüştüğü tek çocuğu olan paul inder'ın anasının the beatles üyelerinin neredeyse hepsiyle seviştiğini falan söylüyor zaten, paul'ün yanında =) o ev sahneleri resmen arşivlik ya. lemmy'nin leşliğini de, müthiş zekasını da, espri yeteneğini de daha iyi ortaya koyabilen bir yapım çıkmadı halâ.

    izleyin, izletin. valhalla'ya öpücükler. sevilmeye halâ devam ediyorsun peygamberim, öpüyorum.

    edit: kategorisi müzik grubu olarak kaldı, nedense. bi' ara onu belgesel yapıverirsiniz moderasyon.
    #293926 lake of the hell | 2 ay önce (  2 ay önce)
    0belgesel