''Nüfusun hiçbir engelle karşılaşmadan sonsuz şekilde artacağına inanmak saçmadır.''
''yoksulluk, yoksulların suçudur.'' (malthus, çaba etmenin doğanın hikmeti olduğuna inanır, fazla üredikleri için sefaletin tek sorumlusu olarak tuttuğu yoksul kesim için ise, yokluk insanın tembelleşmesini önler der.)
keskin liberal, nüfus bilimci, pesimist teorisyen thomas robert malthus tarafından savunulan görüş, en genel anlatımı ile -aşırı nüfus artışı sonucu gıda yetersizliğinin oluşmasıdır-. malthus'un nüfus teorisi temel fikrini, azalan verimler kanunundan alır. insan nüfusunun artış hızı, insanı besleyecek olan gıda kapasitesinden hızlı ilerler, sevgili malthus'a göre, herhangi bir kısıtlama getirilmez ise, nüfus geometrik olarak büyür (1, 2, 4, 8, 16, 32,...). besin kaynakları ise aritmetik olarak artış gösterir (1, 2, 3, 4, 5, 6,…), aralarında-ki bu fark, doğal olarak bir zaman sonra büyük bir dengesizlik oluşturur, bunun sonucunda ise gıda maddeleri, insanların hayatını sürdürebilmesi için gerekli fizyolojik ortalama miktarın altına düşer.
böyle bir kriz anına yakalanmamak için malthus iki öneride bulunur: - baskıcı/negatif engeller: diğer deyişle kontrolsüz engeller. ölüm oranında büyük artışa sebep olacak eylemler, savaşlar, salgın hastalıklar, kıtlık. - Önleyici tedbirler: doğurma oranını düşürmek için, fuhuşu yaygınlaştırma (üreme amacı gütmediği için), evlenme yaşını ileri yaşlara taşıma, evlenmeden önce çocuk sahibi olmayı engelleyen ahlaki kısıtlamalar.
malthus'un nüfus ve ekonomi arasından doğrudan bir paralellik fikrine istinaden hale tartışılan, savunanları, onu eleştirenlere göre sayıca çok az olan bu fikri modern zamanda, neo-malthusçuluk (malthus'un teorisini savunanlardır, 20.yy-da nüfus politikalarının oluşturulur iken yararlanılmıştır.) ve anti-malthusçuluk (doğum oranının azalmasını tehlike olarak gören malthus karşıtları) bu iki düşünce akımını kazandırmıştır.
malthus'un fikirleri 20.yy ın gelişmekte olan ülkeleri tarafından, ekonomik kalkınmanın gerekli unsurlarından biri olacak kabul edilmiştir.