2014 yılı arkadaş z. özger şiir ödülü'nde "odada kuş kapanı" isimli dosyasıyla "arkadaş z. özger jüri özel ödülü"ne, 2015 yılında yaşar nabi nayır gençlik ödülleri'nde şiir dalında "tuz açlığı" isimli dosyasıyla "yaşar nabi nayır gençlik ödülü"'ne değer görülen şair. şairin bazı şiirleri,
kuyuyu çeken ellerini buldum iri taşlar içinde yoksul bekleyiş nehre varma isteği sımsıkı yumruğun peki neden ev içlerine çözdüm uzun uzun ki kabarmış iki kat boya zenginliğim birkaç çıplak çerçevede beşiğim ve lir: modern tel örgüsü sınırların ben ayağıma korkunç patikler giyerim kuyular gezerim omuz genişliğinde açılıp baş aşağı sonsuz perdeler çektim ama annem uzağı bilmez, beni sen karşıya geçir.
bir pencere sarısı aksayan nehre diğeri kendine denk otlar yetiştirir eni boyun kadardır -suyla güreştiğin boyun- ben saçıma şaşkın tokalar takarım eskil elbiselerimle dinlerim toprak avlunu küçük kalelerin parmaklarımı korusun çünkü annem siyah resimlere bakar kuşluk vakti ömrünü dinletir duvarı kıran çiçeklere beni de işler bitince ipi.
kararsız renkte çiçekler gördük bungun ve keskin, kararsız kokladı ilkel kabile su izini büyütüp nehre ağır ağır sen vazoya kon sağır birleşme odalarında terleyip sabaha karşı hırçın ve tafralı radyodan bozkır sesi bulunacak, ama iznim yok ev önünden ayrılmak için diri göğsüne, bir telaştı bende bitti su içme merasimi demir yataklı uyku. annem ki erkenden uyanır sen yıka yüzümü de.
dizilmesi var bir şeylerin üst üste konulduğunda daha büyük sanılan gövdeler biz seninle olgunlaşmamış elmayı gülüyoruz bir de tarafıyız geç uyanmanın ve her gün asa yapmak için dal kırmanın. uyanıp taşrayı bir trenle ikiye bölen çocuğa kırarım ben ama kılıç ile döndüğümü görmüş mermer insanlar alçıdan iris yalancı mıyım böyle delillerden sonra yine kendi yüzümde gerdiğim meyve cesetleriyle işin kendisi de olabilirim: yalanım arkamda iz bırakmamak için dağılıp annemi aramalıyım ilk ona güldüm yani bitti mühimmatım asıl daha büyük olan ayrılma karanlıktan korkan başın iyileşmesi: kapkara saçlarını taradığında tellerini dişlerle paylaştırıp en büyük çatlağı öpen suyla dolu ağzı, zor bir soru gibi onun belirlenmiş bir merkez etrafında yay çizmesi sonra kuraklık benim eski dilde ırmak yatağı oluşum anlaşılmadı seslenmedi sana bu beyaz akisli olanak. halkalar benden doğrudur boynuma alırım onları süs olarak gösteriririm ama beni işaretliyor kervan diye bütün melek iddiaları oysa ne giysem üzerime damlarım, çıkıp çıkıp gün doğumuyla sabahın ayırdına taş istemeliyim saçılmak için taş istemeliyim tam üzerime dilinize birikinti olarak çevrildim çünkü bizi görmeye gelmiş gibi yakın olan yıldızları yakama yapıştırdım, güzel miyim diye soramam büyüklerime hâlâ uzuvlarımda tembih izleri
(türk dili - türk dili ve edebiyat dergisi, sayı: 754 / ekim 2014)
anladım erken uyumayı kalkıp daha erken utanmak için yorgunsam zaten nedene gerek yok sarılıp uyurum yastıka ben yastıkı daha çok sarılmakta kullanırım çünkü başından değil ellerinden uyanır insan sen öyle san saçlarımı taramadım örgü yapamam erkeğim diye bağırdım uyumadan dua ederim tam yarın, sevmek, kız, beni derim cümle kuramam heyecanlanırım allah nasıl olsa anlayacaktır ben duymasam olur anlarım aslında anladım yastıklar da taraklar gibiymiş ama izler konusunda ayrılırmış bunda yanak kalmış belli ki babamın ceplerinde bırakacak başka bir şey yok
cümle kuramam aklımda tutamıyorum kadar ne varsa borç verdim arkadaşlarıma tutum hepsinin şimdi kumbarası var. kırmayınız öyle berbat diyorum çokça resmi biraz dişlek ayna bakmam sadece tahmin ederim allah bilir. çirkinsem içime ateş edin dışarıyı nasıl olsa iyileştirir takım elbise diye giyebilirim ve ihtiyacım yok süse püse öyle çok arkamda kalıyorum. zaten arkasında kalmak için doğmuşum abimin anlamı yok kırk üç numara rugan giysem.
daha birçok şey erir daha erken uyanmak sabah ezanı kesin bir kişiden fazla uyanmak için sinir hapları korkmak insan oluşun kanıtı değil tehdididir yardım, bana, nolur, biraz, allah bilir köşeye sıkıştığım zaman aklıma gelir. bu köşe: karanlık ve babasız olabilir bırak gece uyanıp su içmeyi unutalı çok oluyor yutkunmak ilkel. tükürük dayanak: yere dayanmak için düşmeden. başlamak için yaşamaya sanki mantar tabanca sesi. kimin sıkacağı önemli değil önem bir anda ortadan kalkabilir. pat. bu patlayan horoz değil. dikkat.
dikkat beni dışarıya dökün içeride kalamam iç-dış değil onlar olduğumuz yerle ilgili ben neden tuza açım, hiç koşmuyorum çünkü bir insan dışını savunamaz. hücum eder bakın çalan saatleri özellikle duvara atmak gibi attım. ben ne yapacaktım oysa su içmek için kalkıyorum buraya kim koyuyor kalemi değil birçok kez denedim mektup yazmayı yazımı benden başka kimse anlamıyor dur dururum. kapıyı rüzgâr da açar bu hiç önemli değil yatak boşsa uyanmışımdır kimse gitti demez gelecek der komşular biraz da haber ajanslarıdır babam sadece traş olurken verir demeç anlatmaz zaten örneğin ben de hızlı çarpmam kapı korkarım
örneğin bütün yemeklerle anlaştım üzerime yağ damlatmam. anlaştım allahla da büyümedim ben, üzerime damladım.
bazı yerlerde olmaz sabah bakın elleri ensede birleştirmektir o bir pantolon yeter ispat etmeye uyandığını giderim bakın kahvaltıda sucuk varsa ekmek alır dönerim. döndüm bile diyemem çünkü herkes bilir bir insan ucundan koparılmaz