1. 'u geçtiğimiz yıl görme şerefine nail olmuş birisi olarak söylemeliyim ki bir filmden ziyade bir sergi gibidir.
    söz konusu müzeyi gezene kadar, vincent van gogh, benim için herkesin bildiği klişeler kadardı. konsepti, vincent van gogh'un hayatını, kronolojik sırayla eserleri, mektupları ve sınırlı sayıda fotoğraflarıyla anlatmak olan söz konusu müzeyi gezdikten sonra ne yapmaya çalıştığını ve ne acılar çektiğini daha iyi anlıyor insan.
    üzerine bu şaheseri izleme şansına erişmek, kendi adıma hayatı daha yaşanabilir kıldı benim için.
    keşke yeteneğim olsa da çok sevdiğim birkaç eserini kendim için yeniden canlandırabilsem diye düşünmüştüm müzeyi gezdikten sonra.
    filmden sonra ise kendime koyduğum ilk yeni hedef, sevdiğim eserlerinden birinin röprodüksiyonunu en yakın zamanda edinip ufak salonuma asıp evimin bir parçası yapmak.

    vincent van gogh, herkesin farklı yorumladığı bir dahiydi. benim içinse hep en ufak güzellikleri bile hak ettikleri şekilde takdir eden, ölümsüzleştiren, dünyayı o -bence- harika zihninden yansıtabilen bir hediyeydi.
    filmde bunun merkezde olması, bence en önemli konuydu.
    teknik olarak ne resim ne de sinema sanatları ile ilgili yorum yapma hakkım var; sıradan bir sanat sevdalısıyım, akademik bilgim de yok bu konuda, istatistik mezunu adamım, o yüzden, yalnız bırakılmış, hayatı boyunca ötekileştirilmiş, kardeşi ve çok az insan dışında döneminde anlaşılamamış ve kardeşi ile çok yakın dostları hariç kimsesi olmayan, hep yokluk içinde boğulmuş ancak kalbi ve elleri sürekli doğanın ve insanın güzelliklerini göstermekten asla yorulmamış, sevmekten asla vazgeçmemiş ve bu dünyadan çok çok erken ayrılmış bir dahinin, kendi istediği gibi anlatılmış olmasını ne kadar takdir etsem, böyle bir eseri yayınlandığında izleyecek kadar şanslı olmaya ne kadar şükretsem azdır.

    işin bir dramatik tarafı da, theodore van gogh'a hakkının teslim edilmesi oldu bir taraftan.
    uçuruma doğru sürüklenen günümüz dünyasında hâlâ böyle eserler üretilmesi ve bunun öyle deli dehşet paralar harcanmadan yapılması da çok önemli.
    ne kadar zaman ve emek gerektirdiğinin farkında olmakla birlikte, umarım böylesi eserlerden daha fazla üretilir de insan olduğumuzu ve insan olmanın aslında ne olduğunu daha sık hatırlayabiliriz.

    not: (link: pixels.com/... : şuradan) ve (link: lovingvincent.com/... : buradan) filmle ilgili ürünleri bulabilirsiniz. özellikle ilkinde, deniz havlusundan yatak örtüsüne kadar filme sahne olmuş eserleri edinebilirsiniz. birkaç parça var aklımda; eğer alırsam güncellerim bu giriyi.
    #73505 cladi | 7 yıl önce (  7 yıl önce)
    0film