1. zamanında annem ve beni iyi korkutmuş film.

    hikaye, filmi izlemeyenler için spoiler barındırmaktadır:


    -- spoiler --


    teknolojisinin hayatımıza yeni yeni girdiği dönemlerde bu filmi kiralayıp eve getirdim. lise yılları, heyecanlıyım ama arkadaşların da gaz vermesinden midir nedir tek başıma izlemekten ölesiye korkuyorum. zorla annemi ikna edip bir hafta sonu akşamı mısırlar kolalar eşliğinde filmi izlemeye başladık. bilinen hikaye işte, bir kaset var bunu izlememek gerekiyor ama ne hikmetse her biri izliyor da izliyor. sonra hepsi teker teker öldürülüyor. hep de saat 10 civarı... annem türk annesi modunda ah evladım vah çocuğum nidalarıyla ekrana doğru bağırmaktayken birden evin telefonu çaldı. (evet o zamanlar ev telefonları vardı) panikle vcdnin pause tuşuna basıp gayriihtiyari saate baktım. 22:00'ı gösteriyordu. aman yareppim filmde de hep o vakitlerde ölmüyor muydu herkes?

    fool: anne sakın açma! ölürüz
    anne: aa, bu saatte kim arar ayol?
    fool: anne açma! sevın deyz diyor, ölmek istemiyorum!
    anne: salak salak konuşma! televizyondan çıkıp bizi mi öldürecek elin samara'sı.

    bunu söylerken beni mi yoksa kendini mi ikna etmeye çalışıyordu bilmiyorum ama yüzündeki korkuyu bizzat görebiliyordum ve telefon ısrarla çalmaya devam ediyordu. ardından annem bir anlık hamleyle diğer odadaki telefona doğru yürüdü. odada yalnız kalmak istemediğimden korkarak kendisini takip ettim. tam telefonu kulağına götürdüğü sırada arayan şahıs artık aramaktan vaz geçmişti ve hattın düştüğünü anlatan o derin biiiiip sesi bütün odada yankılandı. daha fazla korkmuştuk.

    hiç konuşmadan televizyon odasına geri dönüp filmi kaldığımız yerden izlemeye devam mı etsek ne yapsak diye düşünmeye başladık, o sırada da kim arar ki bu saatte diye de kafa yoruyorduk. filmin durdurulduğu yer tam olarak "samara'nın kuyudan ağır ağır çıktığı" sahneydi ve gerçekten devamını izlemeye çekiniyordum. cesaretimi toplayıp play tuşuna yeniden basıp gerim gerim sinirlerle korkunç kızın annemin az önce söylediği gibi televizyondan dışarıya çıkmasına şahit oluyorduk ki evimizin telefonu yeniden çaldı... panikle yine pause tuşuna bastım, neden kumandayı elimde sıkı sıkı tutuyordum sanki?

    fool: anne açma, allah aşkına açma telefonu!
    anne: ay yeter be ne biçim film bu sinirlerim bozuldu.
    fool: tamam işte filmi izledik, korktuk, telefonu açıp neden daha fazla korkalım. her kimse yarın arasın tekrar, gündüz ne güzel aydınlık her taraf.
    anne: ya çok önemliyse ve sabahı bekleyemeyecek bir haberse?
    fool: ...

    annem yine yan odaya doğru giderken peşine takıldım ve az öncekiyle aynı şekilde tam ahizeyi kaldırdığında karşı taraf kapattı. yine konuşmadık ama ikimizin de beti benzi atmıştı. annem sakin sakin yürüyüp televizyonun bulunduğu odaya geldi, vcdnin kumandasını alıp filmi kapattı ve 'yi açıp izlemeye başladı. uzun süre filmin kalanını izlemeden ve devamındaki 7 gün içerisinde öldürüleceğimi düşünerek hayatıma devam ettim.

    o dönem arayan kişinin numarasını gösteren telefonlar yeni çıkmıştı ama biz elimizdekini çabucak bozduğumuz için eski telefona dönüş yapmıştık, dolayısıyla o gece arayıp duran kişinin kim olduğunu asla öğrenemedik.

    neyse ki sonraki 7 günde öldürülmedim ve bir daha annemle birlikte asla korku filmi izlemedik.

    hala da sabahları saçım başım dağınık uyandığımda "samara gibi olmuşsun, git yüzünü yıka" diye azarlar, sağolsun... canım annem.

    bu da böyle bir anımdır.


    -- spoiler --

    #73163 the fool | 7 yıl önce (  7 yıl önce)
    3film