21 ocak 2018 kulzos eskişehir zirvesi'nde herkesle birlikte tüketmeye çalıştım kendisini. bir tanesini saatlerce süründürüp zirvenin bitimine yakın ancak sonunu görebildim. biralarla pek aram olmadığından ya da tadını beğenmediğimden değil; içtiğim her yudumda farklı bir duygu vardı içimde. elimde bir deste kart ve karşımda bir sürü farklı şey yaşamış bir sürü güzel insan soruyor ki: "bana ne zaman tarot bakacaksın?" bir kart seçiliyor, bir yudum içiyorum, ardından zihnim bambaşka bir alemde, damağımda amber ama yaşanan her his farklı bir renk, her yaşam farklı bir tat. bütün yudumlar birbirinden farklı duyguların istilasına uğratıyor bedenimi. kimi zaman keyifle yutarken, kimi zaman boğazıma düğümleniyor. kavuşma, keder, mutluluk, aşk, çaresizlik, sevinç, kimsesizlik, heyecan, yeniden aşk ama en çok umut vardı sanırım ve bir sonraki tüketimimde benimle bu anları paylaşan güzel ruhları yad edeceğim yine.
zirvenin en çok konuşulan ve stokları en çabuk tüketilen içkisiydi bir de. oysa ben daha bir tane içmiştim...