hasan sabbah ve feadileri hakkındaki popüler kanaatlerin çoğu 1273te iranda bulunan marco polonun ve haçlı seferleri sırasında ismaililer hakkında dönemin egemen dinsel anlayışına mensup olanlar tarafından batılı tarihçilere ve yazarlara anlatılan hikayelere dayanmaktadır. marco polonun iranda bulunduğu dönemden 17 sene önce zaten alamut kalesi moğollar tarafından yıkılmıştır. oysa hasan sabbah, ismaililerin nizari kolunun önderidir. eğitim için fatimilerin hakim olduğu mısıra giden hasan sabbah burdaki yozlaşmaya şahit olunca bu duruma karşı çıktı ve sürüldü. fatimilerden kopmadır kısacası nizariler. ancak eşitlikçi ve adil bir toplum amacıyla hareket eden karmatilerin anlayışını devam ettirdiler. nizariler de eşitlikçi ve adil bir toplum kurma anlayışındaydı. tarihte çok görülmüştür adil ve eşitlikçi bir toplum özlemleriyle yola çıkan dinsel hareketler bu da onlardan biriydi. hrıstiyanlıkta ise 16.yüzyıldaki thomas münzer önderliğinde gelişen hareket bu dinsel hareketlerin bir başka örneğidir. hasan sabbah ve nizariler ise bunun bir başka örneği.
nizarilerin merkezi alamut kalesidir. sorumlular buradan atanır. ancak liderlik, önderlik babadan oğula geçmez lıyakata göre olur. toplumsal yaşamları ise oldukça katı kurallara tabidir. komün hayatı yaşarlar. ve adildirler. örneğin; hasan sabbah şarap içtiği ve kurallara aykırı hareket ettiği için bir oğlunu öldürmüştür. oğlunu öldürmesini burada, bu kural iyi, hoş bir kuraldır zaten öldürülmeliydi gibi düşünceye bağlamıyoruz. sadece söylenen; böyle bir kuralın o toplumda var olduğu buna karşı çıkanın cezalandırıldığı ve hasan sabbahın bu kuralı ihlal eden kendi oğlu olsa bile iltimas geçmediğidir.
nizariler kendilerine devletin merkezinden uzak kaleleri mesken edinmişlerdir. bu kaleleri ele geçirirken ise askeri güçlerinden çok ideolojik güçlerine ve örgütleme becerilerine dayanmışlardır. sınıfsal kökenleri ise yoksul köylülerden, zanaatkarlardan, işsizlerden gelir. dönemin egemen ideolojisine, dinsel anlayışına muhalif olan bir siyasl harekettir aynı zamanda. haçlılar ve selçuklular nizarileri katletmişler, yağmalamışlardır. nizariler ise bunlarla başedebilmek için gerilla stratejisi izlemişlerdir. suikastlerini çoğunlukla hançerle işlemişler. ve bu suikastlerin hedefi her zaman bu katliamlardan, baskıdan sorumlu olan yöneticiler, komutanlar olmuştur. sıradan insanlar gibi değil. günümüzün kendilerine gerilla diyen kesiminin buradan bir ders çıkartması gerekmektedir. yoksa sıradan halk değil konu biraz dağılmış olacak ama söylemeden geçemeyeceğim ispanyadaki eta da bu stratejiyi uygulamışlardı. hedefleri hep baskıdan sorumlu yöneticiler olmuştu. hatta eta paketle içişleri bakanına bomba göndermiş, bunun yaveri tarafından açılması sonucu yaveri ölmüştü. eta bu olaydan sonra " bu olaydan çok üzgünüz. biz sivillere zarar vermek istemedik. ama kimse kimsenin özel eşyasını açmasın bundan sonra" minvalinde bir açıklama yapmışlardı. keza avmlere vs bomba koyduklarında 10 dakika önce binayı boşaltmaları gerektikleri konusunda insanları uyarıyorlardı.
fedailerini suikasta göndermek için afyon içirme meselesi de oldukça saçma gelmektedir. zira baha okar'ın dediği gibi suikast sırasında oldukça berrak bir zihin gerekmektedir. baha okar haklı bir şekilde batılıların anlattıklarından gelen bu safsatayı şöyle yorumlamaktadır; bu fedailerin bu kadar soğukkanlı bir şekilde suikast işlemelerinin, ölüme gitmelerinin ancak sarhoşlukla olabileceğini düşünmüşlerdir batılılar. halbuki bu davalarına bağlılıklarından, inançlarından gelmektedir bunu kavrayamamışlardır. zaten 60larda 70lerde egemen sınıflar ve temsilcileri ölümü evi bilen devrimcileri psikolojilerinin bozuk olmalarıyla suçlamamışlar mıydı? anlam veremedikleri bir şey varsa hemen bunu toplum nezdinde itibar görmeyen ne varsa onu devrimcilere yüklemekte bulmuşlardır. ilkel kabileler gibi anlam veremedikleri şeyleri mantıkdışı sebeplere bağlamışlardır.
nizarilerde batınilik de mevcuttur aynı zamanda. görünenin arkasında mevcut olan gerçeği bulmaya çalışıyorlardı. ve mehdi gelince şeriatı kaldıracaktı
nizarilere dair afyon içip suikastler yaparlardı diye yapılan aşağılayıcı yorumların çoğu gerçek değildir. şiiliğin de bir kolun ismailileri kötülemek özellikle iran 1979 devriminden sonra yaygınlaşmıştır. bu da iranı aşağılama, kötüleme amaçlıdır. bütün bunlar yüzünden de haşişiler adı kullanılmamalıdır.
kaynak: bilim ve gelecek nisan 2011 baha okar: efsaneler ve gerçekler hasan sabbah ve nizariler.