2005'ten bu yana (bu yılkini de içine katarsak) 14 yeni sezonu çıkmış, bana göre hiçbiri ilk hali olan football manager 2005 kadar iyi olamamış menajerlik serisi.
eidos'un parçalanması, si games'e geçen mühendisler sebebiyle 14 yıldır "3d oyun motoru yaptık hocu" ve "devre araları ve maç sonlarında takımla konuşabiliyosun olm" hariç, hiçbir elle tutulur yenilik olmamasına rağmen, her yıl orijinal haline paralar bayılanlara üzülüyorum. eski championship manager oyunlarını oynamamış olan yeni nesile lafım yok. onlar bilmiyorlar eski halini ya da teknolojisi eksik oyunlar onları çekmiyor olabilir. ancak eskilerin fm'yi bu kadar göğe çıkarmalarına anlam veremiyorum ben.
cm 99/00 ile ortaokul zamanlarımı heba ettiğim, "basketbol oynayalım lan, hadi in aşağı" ya da "sahile iniyoz, gelsene sen de" diyen yakın arkadaşlarımın hepsine "sezonun sonundayım, siz oynayın/gidin, ben gelirim sonra" demiş, hiçbir zaman da oyunun başından kalkamamıştım. tam bir bağımlılıktı. "yuvarlaklar maç yapıyor" gibi bir durum da yoktu o zamanlar, sadece altyazı takıp edip heyecanlanıyor, 90+'larda gelen gollerle monitöre kafa atmaya çalışıyordum. hey gidi... heroes of might and magic 3 gibi, menajerlik oyunlarının artık ölü tanrısı cm'nin değerini çok iyi bilmişti bizim nesil.
eskiyi devam ettirme çabası olarak mantıklı ama yenilik getirme açısından koca bir sıfır olan seri bu. yazdığım gibi, en iyisi fm 2005'ti. win 7'de sık sık sorun çıkarıyordu, save dosyaları açılmıyordu bir süre sonra. ara ara halâ oynuyorum ben. fm 2005'in en önemli yönü de, ilk kez iki büyük ve iyi menajerlik oyununun piyasadaki menajerlik oyunu hastalarını ikiye bölmesine rağmen, eski nesil ile yeni nesili birleştiren bir köprü olmasıydı. genel olarak kolaydı bi' de. alt liglerden başlarsanız, -elbette- çok zordu. oynayacaksanız, fm 2005'i oynayın. halâ gideri var.
ve evet, freddy adu henüz 15 yaşındaydı o zamanlar.