1. kitabının (bkz: )'na ait açılış şiiri. kitapla birlikte gelen cd'de bedri rahmi'nin kendi sesinden şiiri dinleyip, mor düşlere atabilirsiniz kendinizi. isteyenler buradan da dinleyebilir. ayrıca şiir sevenler için nadide, arşivlik bir kitaptır kendisi.


    "yapraktan yosundan yoncadan
    bahar inceden inceden
    paris baharı bu bulanık
    bir kül rengidir tüter nazlı nazlı
    bir kül rengi yorgun argın ılık
    serde ressamlık var azıcık
    bütün gün mor üstüne çalışmışım
    boğazıma kadar mora gömülmüşüm
    uzaktan bir akardeon sesi geliyor mosmor
    dilimin acısı kolumun sızısı
    kırk yıllık emektar baş ağrılarım mor
    sen nehri bal rengi eyfel kulesi mor
    bir yüz morardıkca morarıyor
    kanlıca sırtlarında bir yerde akşam oluyor

    bütün gün mor üstüne çalışmışım
    mor deyip geçme belalı renk musibet
    yeryüzünde ne kadar insan varsa bir o kadar mor
    menekşenin moru mavzerin moru
    neftin moru ziftin moru asfaltın moru
    telgraf tellerinde petekkıranlar
    buğday tarlasında deve dikenleri
    karadutun moru karamuğun moru kuzgunun moru
    sıfırın altında çocuk elleri
    ela gözlere konmuş murdar sineklerin moru
    gözlerimi yumduğum zaman gördüğüm mor
    orun karanlığı karanlığın moru
    yok ölünün körü...

    mor deyip geçme insan misali
    yeryüzünde ne kadar insan varsa bir o kadar mor
    insanların hesabı kimden sorulur bilmem
    ama morların hesabı benden sorulur benden"


    bedri rahmi'nin kitapta okuduğu haliyle:

    "Yeşilden, mordan, pembeden
    Yosundan, yapraktan, yoncadan
    Bahar inceden inceden..
    Paris baharı bu, bulanık
    Serde ressamlık var azıcık.
    Bütün gün mor üstüne çalışmışım,
    Boğazıma kadar mora gömülmüşüm.
    Kulağımda bir akordeon sesi, mosmor.
    Çok uzaklarda bir yüz morarıyor
    Canımın acısı, dizimin sızısı mor
    Kırk yıllık emektar başağrılarım mor
    Sen Nehri bal rengi, Eyfel Kulesi mor
    Kanlıca sırtlarında akşam oluyor..

    Mor deyip geçme, belalı renk musibet
    Yeryüzünde ne kadar insan varsa, bir o kadar mor
    Menekşenin moru, mavzerin moru
    Suya dökülmüş mazotun moru
    Neftin moru, ziftin moru, asfaltin moru
    Sıfırın altında yumulmuş çocuk ellerinin moru
    Ela gözlere konmuş murdar sineklerin moru
    Karadutun moru, karamumun moru, kuzgunun moru.
    Telgraf tellerinde petekkıranlar,
    Buğday tarlasında devedikenlerinin moru,
    Yeryüzünde ne kadar insan varsa bir o kadar mor..

    İnsanların hesabı kimden sorulur bilmem
    Ama morların hesabı benden sorulur, benden"
    #59065 maverick | 7 yıl önce
    0şiir