1. dizisinin birçok bölümünü de yönetmiş olan 'in 2007 'nde "en iyi drama yönetmenliği" dalında ödül almış mükemmel filmi. mottosu "bilmeyen anlamaz, bilen de anlatamaz zaten" olan filmdir ayrıca. konunun milyonlarca uzmanından yalnızca biri olarak, şu filmin başlığını açtığım için mutluyum.

    hal hefner'ın hem ergenlikle hem hayatı çözümlemekle hem de karşı cinse duyduğu hislerle baş etmesini izlerken üzülmeniz değil, gülümsemeniz gerekiyor. sonra da "bu nasıl film, bu nasıl çocuk lan? yazık adama" dedikten sonra, hayatlarınızın geri kalan bölümüne devam edebilirsiniz.

    her izlediğimde öfke patlamaları yaşadığım, çevreme de bu hislerle yaklaşmalarını salık verdiğim filmdir bu. 'in tarihi bir figürü anlattığı için 4 oscar almasını avuçları kızarana kadar alkışlayanlar, bu filmi bilmiyor bile. işte, trajikomikliğin damardan verilmesi apaçık budur. öfkeyi bedensel kısıtlamalar içine gizlemekten yorulanlara, kendini anlatamadığı her an ruhundan bir parça daha eksiltenlere, içtiği sigaranın adını doğru telaffuz edemeyeceğini bildiği için yalnızca tanıdık bakkaldan sigara alanlara, o çok sevdiği, bilgi parçaları saçacağı konu her açıldığında önce yutkunup söz almak isteyen ama birkaç saniye sonra kendisine fikri sorulduğunda sadece "benim fikrim yok bu konuda" diyebilenlere, hiçbir zaman ne sağlıklı bir insan gibi ne de engeli olan bir insan gibi görülenlere iyi gelecektir bu film. bulun, edinin, izleyin. sonra bana gelip de "colin firth rolü daha iyi oynamış, ondan vermişler 4 oscar'ı" demeyin, sıçarım bacağınıza cayır cayır.

    filmin şarkıları da enfestir. buradan dinleyebilirsiniz: link

    fragman

    ayrıca (bkz: )

    edit: anlamı kaymış bir cümlenin ağzına vurdum.
    #51001 lake of the hell | 8 yıl önce (  8 yıl önce)
    0film