1968'de band x adıyla kurulmuş; dağılıp ara verdikleri süre toplamda 10 yılı bulsa da, 40 yılı aşkın bir süredir heavy metali damardan vermeye devam eden alman grup .
'87'ye kadar kurucusu olan (bkz: udo dirkschneider) 'in müthiş gırtlağını ezberletmişlerdi tüm dinleyenlerine. kuruldukları yıllarda heavy metal pek bilinmiyordu. manowar bile '80'lerde popülerleşecekti daha. udo'nun gerçekten de çığır açan vokal yeteneği accept'i dünya çapında tanınır kıldı. zaten en iyi albümleri ve şarkıları da '80'lerde geldi.
breaker'daki şarkıların ağzı bozuk, protest sözleri müthişti. albümle aynı isimli breaker, can't stand the night ve son of a bitch en dikkat çeken şarkılardı. hatta son of a bitch bir süreliğine albümden bile çıkartılmıştı halkı tahrik ettiği için ama sonra yeniden breaker'ın içinde satışa sunuldu.
balls to the wall , bana göre, yapılmış en iyi metal şarkılarından biridir. bu kadar protest olabilen; aynı zamanda ritmik dengeyle vokal yoğunluğunu eşit dağıtabilen şarkı sayısı zaten azken, '80'lerin göbeğinde bağıra çağıra "o beton duvarlarınıza kafam girsin" diyebilmek için yürek yemek gerekiyor. neyse ki udo 3 öğün her zaman yürek yerdi*).
udo iki albümde daha yer aldıktan sonra gruptan ayrıldı, kendi adıyla grup kurdu ve bu grupla devam etti bir süre. sonra udo grubu bir yan proje şeklini aldı ve udo, accept'e 3 albüm çıkarmalık bir süre boyunca geri döndü: ilk albüm objection overruled hem albüm hem şarkı olarak accept'i eski çıtasına geri döndürmüştü. slaves to metal da manowarvari heavy metale göz kırpma olarak algılanmıştı. ikinci albüm dead row, objection overruled ile birlikte bütünlük içindeydi. sodom gomorrah ve bad religion gibi dikkat çeken şarkılar vardı bu albüm içinde. ayrıca gene diğer gruplara laf çakmaya devam ediyordu udo ve accept*. böyle laf çaktıkları şarkılar antipati de topladı elbette. ancak sevenlerinin gözünde accept'in yerini daha da sağlamlaştırdı. 3 albümlük halkanın son albümü predator'du. önceki 2 albüme göre daha az beğenilse de, crucified ve it ain't over yet gibi oldukça başarılı riff'lere sahip şarkılar içeriyordu.
predator'dan sonraki 14 yıllık boşluğu görmüşsünüzdür. bunun nedeni accept'in kısmen dağılmış olmasıydı. udo gene çekip gitmişti. 2005'te "tekrar toplansak mı?" denemeleri de başarısız oldu. 2009'a kadar accept toprağın altında gömülü kaldı. udo bundan sonra accept'le birlikte stüdyoya girmedi hiç. konserlere halen daha geliyor tabii, sahneye de çıkıyor balls to the wall gibi, metal heart gibi şarkılarda. grup yeni vokalist buldu ve yoluna devam ediyor. ama udo'yu çıkardığımızda accept'in neye benzediği hakkında olumlu görüşlerden çok, olumsuz görüşler var. gene de accept, accept'tir. eğer accept olmasaydı, udo şimdiki tanrılaşmış haline hiçbir zaman gelemeyecekti.
halen geç kalmış değilsiniz. accept dinleyin.
son not: metal heart 'tan bahsetmeyi unutmuşum. accept'in yaptığı en iyi şarkı olarak görülür çoğu çevrede. benim içinse (bkz: dimmu borgir) 'in coverladığı haliyle metal heart "orijinalinden daha iyi şarkılar" listesinin tepesinde yer alır.
tekrarlayayım: accept olmasaydı, bu cover'ı da dinleyemezdik.