1. Pahalı marketlerde yandan yemiş portakalların, kararmış eciş bücüş mandalinaların, çürümüş elmaların önüne geldiğimde anlıyorumki "organik" meyve reyonuna gelmişim.
    Bugüne kadar yoğurt ve yumurta dışında üzerinde organik yazan hiç bir gıda ürünü almadım, ihtiyaç da duymadım açıkçası; çünkü toplum refleksi, karşısındakini düdükleme mantığında çalışan yurdum insanının gerçekten organik meyve sebze satacağını düşünmüyorum. Kazık yeme, kandırılma bilinci öyle bir yerleşmişki bünyeme, bu topraklar üzerinde dürüst iş yapan kimsenin kaldığını zannetmiyorum ve bu nedenle de güvenmiyorum hiç bir satıcıya, alma gereği de duymuyorum organikleri. Mutlumuyum? Değilim elbette, karpuz büyüklüğünde erikleri, çilekleri gördüğümde üzülüyorum, kendim için de değil tabii, ülkemin ve çocuğumun geleceği, sağlığı için...
    Bildiğim tek gerçek organik ürünler, anamın balkonda saksı içinde yetiştirdiği göt kadar biber ve domatesler...
    #46277 fly | 8 yıl önce
    0biyoloji terimi