cumhurbaşkanı olduğu dönemde ahmet necdet sezer'i, eşi ve yalnız iki koruması ile alışveriş yaparken görebildiğiniz yerdi. hatta, kibarca korumalarından rica ederek kendisiyle konuşma fırsatı bulabilirdiniz.
eski ve köhne, pis liyakatle yönetilen boklu türkiye'ye ait bir detaydı yani atakule bizim için. açıldığı zamanlarda küçük bir çocuktum ve kızılay'dan abimle birlikte yürüyerek gitmiştim. bizim için muhteşem bir olaydı. kumpircisiyle, şaka dükkanıyla, dreamland'iyle, değişik değişik mağazalarıyla, yanında botanik parkı, tepesinin manzarası ve restoranıyla, hatta asansörüyle bile güzeldi.
neyse ki o karanlık dönemler sona erdi. her yer avm oldu. birinden çıkıp öbürüne girebiliyoruz hamdolsun. cumhurbaşkanlarımız da çok şükür, geçtim kırmızıda durmayı; 50 arabalık konvoy ve 1000 polislik ordularla geziyorlar, hak ettikleri gibi.
yaşasın yeni türkiye. o neydi öyle ya. atakule de yeni haliyle yeni türkiye'ye ayak uydurur umarım.
