fransız şair louis aragon'un şiiri. şiirin türkçede birden çok çevirisi vardır. "mutlu aşk yoktur" diyen aragon, bir başka şiirinden söz ederken bunun nedenini şöyle açıklamıştı:
"1956'da yazılan bu dize mutluluğu tehdit eden, öldüren şeye başkaldırıdır. nasıl olur da anlaşılmaz? mutlu aşk yoktur diyorsam, belli ki en yüksek bir aşk düşüncesinden kalkıyorum, insanlık dışı şeylerin var olduğu ortamda mutlu bir aşkın bulunamayacağından söz ediyorum."
ne yüreği kendinin ne gücü güçsüzlüğü
her şeyden yoksun insan kollarını şöyle bir
açsa gölgesi sanki haçların gölgesidir
mutluluğu sıkıca tutsa avucunda ölür
acıyla dolu garip bir ayrılıktır ömrü
mutlu aşk yoktur
şu silahsız erlere benzer insanın ömrü
şimdi giysileri de yazgıları da başka
sabahleyin erkenden uyanıp kalksalar da
akşam olunca yine aylak ve çaresizler
hayat bu de geç gülüm gözyaşını harcama
mutlu aşk yoktur
güzel aşkım sevgilim kanayan yaram benim
içimdesin kanadı kırık bir kuş gibi sen
bir gün dalgın gözlerle kimiz neyiz bilmeden
bakan şu insanların düşmeyecek dilinden
iri gözlerin için can veren sözcüklerim
mutlu aşk yoktur
çok geç öğrenmek için yeniden yaşamayı
tek ses olmuş ağlıyor yüreğimiz gecede
mutsuzluğu istiyor en küçük şarkı bile
her titreyiş payını alıyor yaşlar ile
her gitar havasına nice hıçkırık gerek
mutlu aşk yoktur
aşk var mıdır yüreği acıyla doldurmayan
aşk var mıdır dikeni sararıp soldurmayan
aşk var mıdır aşıkı kahredip öldürmeyen
hele de senden senden daha çok ey yurt aşkı
senden daha çok gözyaşını seven aşk var mı
mutlu aşk yoktur
ikimizin aşkından söz ediyorum
insan her şeyi elinde tutamaz hiç bir zaman
ne gücünü ne güçsüzlüğünü ne de yüreğini
ve açtım derken kollarını bir haç olur gölgesi
ve sarıldım derken mutluluğuna parçalar o şeyi
hayatı garip ve acı dolu bir ayrılıktır her an
mutlu aşk yoktur
hayatı bu silahsız askerlere benzer
bir başka kader için giyinip kuşanan
ne yarar var onlara sabah erken kalkmaktan
onlar ki akşamları aylak kararsız insan
söyle bunları hayatım ve bunca gözyaşı yeter
mutlu aşk yoktur
güzel aşkım tatlı aşkım kanayan yaram benim
içimde taşırım seni yaralı bir kuş gibi
ve onlar bilmeden izler geçiyorken bizleri
ardımdan tekrarlayıp ördüğüm sözcükleri
ve hemen can verdiler iri gözlerin için
mutlu aşk yoktur
vakit çok geç artık hayatı öğrenmeye
yüreklerimiz birlikte ağlasın sabaha dek
en küçük şarkı için nice mutsuzluk gerek
bir ürperişi nice pişmanlıkla ödemek
nice hıçkırık gerek bir gitar ezgisine
mutlu aşk yoktur
bir tek aşk yoktur acıya garketmesin
bir tek aşk yoktur kalpte açmasın yara
bir tek aşk yoktur iz bırakmasın insanda
ve senden daha fazla değil vatan aşkı da
bir tek aşk yok yaşayan gözyaşı dökmeksizin
mutlu aşk yoktur ama
böyledir ikimizin aşkı da
hiçbir şey ebedi kalmaz elinde insanın
ne gücü ne zayıflığı ne de yüreği
açıverse masumca kollarını yana bir haç olur gölgesi
bağlanayım derken mutluluğuna parçalar onu
yaşamı olağandışı ve acılı bir bölünmedir
mutlu aşk yoktur
ellerinden silahları alınmış bu askerler gibidir hayatı
hani kuşandırılır ya yazgılarınız başka olacak diye sabahları
kalksalar da çok erken değişmez ki hiç yazgıları
yine yılgın kalırlar boşlukta kalırlar akşamları
ömrüm deyin ve tutun gözyaşlarınızı
mutlu aşk yoktur
uğruna yırtındığım sevgilim güzel yüzlüm benim
yaralı bir kuş gibi içimdesin benim
onlarsa bilmeden seyrederler geçişimizi
can vermeye hazırdırlar iri gözlerin uğruna
yineleyerek ardımdan ördüğüm sözcükleri
mutlu aşk yoktur
artık çok geç yaşamayı öğrenmek için
azıcık bir türkü için ne kadar mutsuzluk gerekiyorsa
bir ürperti uğruna nasıl pişmanlık duyulacaksa
ve bir gitar havası için ne kadar hıçkırık gerekiyorsa
ağlasın geceleri birleşen kalplerimiz
mutlu aşk yoktur
aşk yoktur ki gömülmesin içine acıların
aşk yoktur ki uğruna yaralanılmasın
aşk yoktur ki uğruna yıpranılmasın
ve senin aşkından üstün değil vatan aşkı
bir aşk yoktur ki gözyaşı olmadan yaşamasın
mutlu aşk yoktur
yine ikimizin aşkı vardır
aslında hiçbir şey kâr değil insana
ne gücü ne zayıf yanları ne de yüreği
gölgesi bir haç gölgesidir kollarını açsa
ve kırar göğsüne bastırırken sevdiği şeyi
tuhaf bir ayrılıktır hayatı kapkara
mutlu aşk yok ki dünyada
hani giydirilmiş erler bir başka yazgıya
işte o silahsız askerlere benzer hayatı
sabahları o yazgı için uyanmış olsalar da
tükenmiştirler ve kararsızdırlar akşamları
söyle yavrum şu sözleri ve sakın ağlama
mutlu aşk yok ki dünyada
güzel aşkım tatlı aşkım çıbanım derdim
yaralı bir kuş gibi taşırım seni şuramda
ve görmeden bakanlar şu halimize bizim
süzdüğüm sözleri söylerler benden sonra
ve her şey der demez ölür iri gözlerin uğruna
mutlu aşk yok ki dünyada
yaşamayı öğrenmek bizimçin geçti çoktan
ağlasın gece içinde kalplerimiz yan yana
en küçük şarkıyı mutsuzluktur kurtaran
her ürperiş borçlu baştan bir hayıflanmaya
ve her kitar havası beslenir hıçkırıkla
mutlu aşk yok ki dünyada
acılara batmamış bir aşk söyle bana
yıkmamış kıymamış olsun bir aşk söyle
bir aşk söyle sarartıp soldurmamış ama
inan ki senden artık değil yurt sevgisi de
bir aşk yok ki paydos demiş gözyaşlarına
mutlu aşk yok ki dünyada
ama şu aşk ikimizin öyle de olsa
zülfü livaneli, şiirin adını sus söyleme isimli şarkısının nakarat kısmında kullanmıştır. aynı şarkıyı leman sam da yorumlamıştır. mutlu aşk yoktur. yoktur.