geniş anlamda ele alındığında enteresandır. şemalara pek uymaz. her sınıf kendi özüne aykırı davranır gibi görünür. padişahlar ıslahatlar yapar gibi görünür ve gelişimi açmaya çalışır. burjuvazi otokrasiyi yıkmak yerine sahiplenir. ordu düzenin vurucu gücü olmak yerine 2. meşrutiyet gibi birçok süreçte devrimde itici güç olur. işçi ve köylüler yine üzerine vazife olan işleri yapmaz. bağımsız bir varlık gösteremez. ama özüne bakıldığında sınıflar savaşı ve tarihsel materyalizm kendini hep dayatır ve tavırların esas anlamını görmeyi sağlar.
dar anlamda ele alındığında m-l açısından bakmak gerekir ki; 1972 kopuşundan, 12 Eylül'den beri herkes paramparça olup yıkılıp bölünürken tüm süreçlerden güçlenerek çıkan ve belirleyici olan tehditkar unsur kim ise tdh odur.