berbat yönetilmeye devam eden ülkenin en büyük 3. şehri.
birkaç hafta önce alsancak'ın göbeğinde yürürken yerdeki suyun içinde dolaşıp kurban arayan elektrik akımına kapılıp hayatını kaybeden 2 genç ülke gündemindeydi bir süre. bunun üzerine hem savcının hemen de bilirkişi raporlarının ortaya koyduğu birkaç gerçek ortaya çıktı, ki izmir'de uzun süre bulunduysanız izsu-gediz aş-bilimum ilçe belediyeleri-büyükşehir belediye arasındaki berbat iş yapmama denklemini iyi biliyorsunuzdur. pek de farklı değil aslında bu son mevzu da ama yazayım ben gene de geniş geniş:
- olayın yaşandığı yerde 2 tane mazgal var. bu mazgalların hemen altından da elektrik kabloları geçiyor. tabii ki bu kablolar açıktan değil, çevrelerini tamamen kapatması gereken kalın plastikten bir borunun içinden geçiyorlar. 2019'dan beri bu alanda hem kaldırım hem asfalt hem de mangal temizliğinden dolayı çok fazla şey yapılmış. ama hiçbirini ege bölgesi'nin tek elektrik dağıtım şirketi olan gediz elektrik aş yapmamış. 2019'dan beri aynı bölgede, mazgalların çevresinde bir elektrik akımı olduğunu anlayan çevre esnafı bunu belediyeye ve gediz aş'ye bildirmiş. gelen giden olmamış tabii.
- geçen yılki fırtınayla karışık su baskınında gene mazgallardan su taşmış ve çevre esnafı artık "burada birileri ölecek, bu suyun içinden elektrik geçiyor, bastığımız her ıslak yer tehlike saçıyor. ilgilenin şu sorunla" diyor. sanırım büyükşehir belediyesi gelip asfaltı, kaldırımı falan düzeltmiş. bunun dışında hiçbir şey yapılmamış gene.
- bu yılın 12 temmuz'unda ise, 1 gün boyunca sıklıkla sağanak şeklinde yağan yağmur nedeniyle taşan su mazgaldan çıkıp yolu kaplıyor. bu yol, alsancak'ın en işlek caddesine bağlanıyor ve milyonlarca insan geçiyor buradan. önce 23 yaşındaki tıp fakültesi öğrencisi özge ceren deniz, bu suyun içine adımını attığı gibi yüzünün üstüne doğru suyun içine düşüp yığılıyor. hemen önünde yürüyen ve aslında şans eseri bu akıma kapılmamış olan inanç öktemay, özge ceren'in düştüğünü görüp ona yardım etmek için geri dönüyor. kendisi de neredeyse bileklerine kadar suyun içindeyken genç kızın elini tuttuğu gibi o da sırtının üstüne doğru suyun içine düşüyor. bu andan sonra çevre esnafı bu iki kişiyi kurtarmak için adeta debeleniyor. içlerinden biri suda akım olduğunu erken fark edince daha fazla ölüm olmuyor. video baya korkunç. gore videoları izlerken içi acımayan insanlardan biri olsanız bile baya yüreğiniz burkuluyor. sudaki elektrik akımı fazla olsa da, iki insanın da hemen ölmediğini görüyorsunuz ve çevredekilerin çaresizliğini de iliklerinize kadar hissediyorsunuz.
- olaydan sonra tamamen sosyal medya gücü sayesinde savcılık re'sen soruşturma başlattı. belediye, izsu ve gediz aş daha olayın üzerinden 24 saat geçmeden bölgeye asfalt döküp mazgalları değiştirdi, kabloları onardı falan. 10 yıldır yapmadıkları göt kadar işi 2 insan korkunç şekilde ölünce yaptılar yani.
- 20'den fazla izsu ve gediz aş çalışanı ile yetkilisi gözaltında şu anda. büyük kısmı da tutuklu yargılanacak. şuradaki bilirkişi raporunda mazgalın altına sıkışmış besleme kablolarının ezildiği ve kaçak oluşturduğundan bahsediliyor. kabloların yerin en az 60-80 santim altında olması gerekirken, kaçağın olduğu bölgede 15 santimde olduğu, çevresindeki kalın plastik koruyucunun bulunmadığı, hem izsu hem de gediz aş'in kabloların yerleşimi ve mazgalın durumunu kontrol etmediği için baş sorumlu oldukları yazılmış. belediye de sürekli asfalt atmaktan başka bi' bok yapmadığı ve kendisine iletilen şikayetlere karşı 3 maymunu oynadığı için aynı şekilde suçlu olmalı ama raporda bundan bahsedilmiyor. belki farklı bir dosyada bu da değerlendiriliyordur, bilmiyoruz.
2 hafta kadar oldu bu olay olalı ve tamamen unuttuk biz. ölümlerin gerçekleştiği ve üzerinden 24 saat bile geçmeden yenilenen mazgalların üzerinden halâ günde milyonlarca insan yürüyerek geçiyor. sonbaharda yağacak olan yağmurdan sonra benzer haberleri görmemeyi sadece odin'e havale edebiliyoruz.