Ülkücü işaretinden ziyade takıldığım nokta çelişkili bir insan oluşu. Hem ülkücüsün hem para için Arap gel diyor gidiyorsun hem bu Arabistan'daki derbi muhabbetinde sesini çıkarmıyorsun başına iş açmamak için hem Türk olmaktan gurur duyuyorsun insanlar çok garip ya. Mesela Barış Alper solcuymuş sanırım ne kadar solcu bilmiyorum da mesela gol atıp zafer işareti yapsa ağzına sıçarsınız hepiniz. Zafer işareti devrimi, devrimciliği vs. simgeliyorsa ben böyle bir insanım demekse kurt işareti de ben sağcıyım, devletçiyim demektir. Bunu yau her zafer işareti yapan göçmen karşıtı, ırkçı mı vs. gibi saçma argümanlarla boşa çıkarmaya çalışma işi komik. 100 sağcı varsa 99'u zaten diğer etnik gruplar için, mezhepler için vs. aşağı yukarı aynı fikirlere sahip zaten yani şimdi birbirimizi silkmeye kalkmayalım afedersiniz. Yani Merih Türkçü, zafer işareti yapıyor bağıra çağıra ama şey mi Kürtçe eğitimi savunuyor ve Demirtaş'ın tutukluluğunu doğru bulmuyor mu? Bir kere onu geçeceksiniz. İdeolojilerde bazı eşikler vardır o eşikleri atladıktan sonra artık zihinsel, ideolojik olarak öyle bir noktadasınızdır ki o o ideolojinin gerektirdiklerini yerine getirmekten kendinizi alıkoyamazsınız. Mesela gerçek anlamda bir komünist sadece yazıp çizmez fikirlerini reele döker çünkü kendini buna zorunda hisseder. Grevlere katılır, işçi örgütler yani o eşiği geçmiştir ve geçtiği eşiğin ötesinde bir insan olarak ifade etmekten kendini alıkoyamaz. Merih'in durumu da tam olarak budur. Sağcıdır ve regular sağcılığın sınırlarının ötesine adımını atmıştır. O noktada artık yapması gereken neyse onu yapmak zorundadır. Golden sonra kurt işareti yapar mesela. Senin CHP'li Atatürkçü baban yapmayabilir çünkü o kadar radikalize olmamıştır ama Merih yapar.
Solcuların argümanı da bu kurt işaretini Madımak'ta o sanatçıları yakanlar da yaptılar siz o ideolojinin insanlarısınız ve o insanları savunuyorsunuz bu hareketle. Haksızlar mı? Aşırı sağcı olup her platformda Türküüüüüm ne mutlu bize kafasında kaç insan yakmanın yıkmanın ya da ayrıştırmanın ötesine geçebilmiştir? Ressamınız yok, şairiniz yok, piyanistiniz yok, heykeltraşınız yok, bilim insanınız yok yani sizin Kurt işaretini sempatik gösterecek hiç kimseniz yok. Kemalist tarihçi var bok yemekten bahsediyor mesela. Yani sağcının insanlığa katkısı olanı dahi radikalize olmamış olanıdır zaten. Aziz Sancar lise yıllarında ülkücü olduğunu solcularla çok kavga ettiğini fakat o günleri düşününce hayıflandığını söylüyor mesela. Belli ki yıllar içinde törpülenmiş o yanı. Aşabilmiş bazı şeyleri. Muhtemelen şu an diet ulusalcı.
Peki tamam kendisi radikalize olmuş bunda ne var komünist varsa Atsızcı da olacak bundan niye gocunuyorsun diye sorulabilir. O da başka bir tartışmanın konusu. Yaptığı hareketi normal görebilmemiz için benimsediği ideolojinin ne kadar normal olduğunu, insanlığın binlerce yıldır aktardığı değerlerle nasıl bir harmoni içinde olduğunu tartışmak gerekir. Türkçülük aşırı sağcılık bunlar sınıf çatışmalarını anlayamamış insanların sokulduğu kısır döngülerdir, hapishanelerdir. Yani şimdi bizim 15-20 yıldır yaşadıklarımız gerçekten bir ırkın diğer ırktan üstün oluşu, dünyanın bize karşı oluşu ön kabulüyle harekete geçilip çözüme kavuşturulabilecek sorunlar mıdır? Çektiğimiz çilelerin kökü Suriyeliler değil ki cevabı onları göndermek olsun? Özgür Özel'in CHP'nin başa geçtiği "normalleşen" Türkiye'de dahi yine solcular o düzeni yıkmak için mücadele verecekler. Ha biraz nefes alacağız ama o kadar. Elimiz para görecek, taciz tecavüz vakaları azalacak, dünyayı dolaşabileceğiz, dışarıda haftada 2 gün yemek yiyebileceğiz, atanamamış öğretmenlerimiz intihar etmeyecek çünkü kadro açılacak vsvsvsv bunlar çok güzel gelişmeler olacak eyvallah hepsine ama bu geçiş dönemi olabilir en fazla. Kapitalistler yine seni sömürecekler yine eşek gibi çalışacaksın ve çocuğunla günde 2 saatten fazla zaman geçiremeyeceksin. Yine 15 günlük tatilin olacak, yine sendikacılık faaliyetleri engellenmeye çalışılacak, yine hayalin sadece 30 yıl çalışıp 1 ev 1 araba alabilmek olacak. Bir komünist reformist değildir haliyle yetinmeyecek ve tam anlamıyla proleterya dikdatörlüğü için savaşmaya devam edecektir. Zira bu sosyal demokrasilerde sağcı partiler başa geçtiklerinde yapılmış reformları geri alınabiliyor. Bu ülkelerdeki uluslararası şirketler yine 3. dünya ülkelerindeki insanları sömürmeye devam ediyor ve daha da önemlisi bu reformlar kapitalizmin ana problemine asla çözüm olamıyor o da boom and bust cycle denile ekonominin büyüyüp küçülmesi ve insanların her an işsiz kalabilme ihtimalleri. Norveç'te işçilerin iş haklarına son verilmediğini mi düşünüyor insanlar acaba bilemiyorum. Neokoloniyalizmi araştırın derim.
Yani çok uzadı kısacası çıkışı yanlış yerdeler arıyoruz. Ne kurt işaretinde ne Ümit Özdağ'da ne HDP'nin kapatılmasında ne Suriyeliler'in gönderilmesinde kurtuluşumuz yatıyor. Kademeli olarak ülkelerine gönderilmeleri gerektiğini ben de savunuyorum ama Suriyelier gidince başımız göğe ermeyecek. Merih inandığı neyse onu bize göstermek istedi. İnsanlar da o işareti haklı olarak başka işlerle ilişkilendirdiler. Ben de onun ötesine biraz geçmek istedim. Merih'in kalbinde bir kötülük olmayabilir ama belli ki yanlış bir yolda ilerliyor. Bundan mağduriyet devşirmeye çalışan sağcılar da işte kısır hayatı anlayamamış kısır döngüye hapsolmuş mahkumlar.
