1. Bugün çalıştığım yerin officially dolandırıcı olduğunu öğrendim. Buyrunuz link

    Önce bu yaşıma kadar oyalandığım için kendime, sonra yaptığım salaklıklara, sonra da babama bu işi emanet eden kafama aşırı kızgınım.

    Şu an mesleğim hakkında deneyim kazanıp çocuklar, gençler, yetişkin gruplar derken insanlarla bir bağ kurmak varken, böyle dolandırıcı oç kişilerin işlettiği bir yerde günde 11 saat dükkan açar gibi eşeklik yapıyorum ona yanıyorum.

    Babamın bok yemesi ama. Hayat boyu bu salaklığı yaptı. Dünyayı çok iyi bildiğini sanıp nerede en kötüsü, en kalitesizi var her şeyde, onu buldu. Referans ile gelmiş, referansını sikeyim.

    Maaşı vermese yeri diyeceğimiz bir adam. Çok papaz oluruz o kesin de, kavga edip ağzını burnunu kıracağım gün umarım gelmez çünkü tam öyle bir adam. Zaten yapamam herhalde kesin dava eder piç kurusu.

    Başımda birsürü potansiyel sıkıntı varken harbi davalık olursa boku yerim zaten, geleceğimi yakmış, pederle papaz olmuş, durduk yere avukat masrafı, zaman vs derken iş çıkarmış olurum gerek yok. Olacaksa da önce o vursun kamera önünde, nefsi müdafaa diye ağzını burnunu kırarım sonra.

    Bugün ama beni harbiden delirtti. 4 ve 6 saatlerinde 6,7 yaşlarındaki çocukların olduğu bir sınıf verilmişti bana. Nasıl yarak kürek bir sistemleri varsa bunların müşteri kaybetmemek adına, ders saatleri değişimi, sınıf değişimi, gün değişimi, kaydı dondurma ve öteleme vs gibi birçok prosedürü var.

    Normalde dersler ve sınıflar ayarlanır, millet ona uymak zorundadır çünkü adı üstünde okul. Amerikan kültürde bile bir ders saati geçmiş ve öğrenci gelmemiş ise ders düşerdi. Ben de arkadaşı arar sigara çay yapardık çardakta beraber.

    Neyse bu sınıfa gittim, kitapları diğer hocalar vermese yardım eden yok, bilgisayarıma kurduğum kitap pdfi ve yazılımının sesini verebiliyorum ama yansıtmak için gereken hdmi kablosu yok, bozuk olan verdiler çalışmıyor. Çocuklar eski hocasını seviyormuş. Kitap çocuk grubu olduğu için full listening vs var dolayısıyla bir bok da yapamaz vaziyetteyim. Gelmeyen çocuğun velisini arayıp takip yapmak zorundayız, veliyi aradım "Bizden habersiz neden sınıfı değişmiş? " diyor. Bakıyorum WhatsApp grubunda var, o sırada ders saati başladı bile çocuklar gözümün içine bakıyor vs vs.

    Oradan stresli çıktım zaten. Patron çağırdı gel sana başka prosedür göstereyim diye işi öğretmek babında. Gittim, birsürü bir şeyler yaptık, yine bilgi bombardımanı ile başımı ağrıttı.

    Neyse telefonunu da protokol kağıtlarının, evrakların vs olduğu yere koymuş. Bir belge sordu onu arayayım derken telefonunu farketmedim düşürdüm bu piçin. Zaten çatlak ve kırıklarla dolu telefonu bir miktar daha çatlamış. Tutturdu ödeyeceksin vs diye. Önce şaka sandım, bir sessizlik oldu. Daha sonra git karşıdaki telefoncuya sor fiyat öğren dedi. Gittim öğrendim söyledim gelince.

    Bana hala ödersin diyor. Dedim ben daha beş kuruş kazanmadım, yapma etme hocam falan. E n'olacak falan diyor. Zorla ödeyeceksin dese kafasında kırıp telefonu "İşini de seni de sikerim. " diyip basıp gidecektim de sonra tatlıya bağladı neyse dedi. Ama asıl sinirime giden zaten çatlak olduğunu cümle alemin bildiği telefonunu "Bu böyle değildi." diye savunmaya çalışıp bana tamirini kitlemeye çalışması idi.

    Bunu dile getirdiğimde de "Bu tabirin hiç hoş olmadı." vs diyerekten kibar dille adam sikmeye çalışıyor yavşak. Evet AMK baya baya her yeri dökük sikik telefonunu bana kitlemeye çalıştın, kasadan günlük ciro 6300 kağıt çıkmış ben beş kuruşu olmadan hem de.

    Daha sonra hdmı kablosu olayını sordum bu olay üstüne ve meşhur pintiliği ile tabiki de "Sen alacaksın, kuruma alıp duruyordum hocalar bozuyor vs. " diye yine üstünden attı sorumluluğu.

    Aşırı öfkeli bir şekilde çıktım bu akşam işten akabinde. Bütün keyfim kaçtı bugünün.

    Anasını siktimin parası işte insanı ne hale getiriyor. Ama şunu da bizim halk öğrensin artık. Asgari ücret ve civarı ise işin, alternatifin olduğu anda kendini ezdirmeyip raconunu kesip, lafını söyleyeceksin abicim.

    Bu gerizekalı toplum nasıl alıştıysa her şeye. Her çalıştığım yerde bunu görüyorum, kültürel olarak da var bu. 2 üniversite mezunu, birkaç dil bilen adam yarak kürek bir işte ömrünü çürütse bizim toplumun tepkisi "Ne güzel işte, ekmeğini kazanıyor.", "İşin iyisi kötüsü olmaz. " , "Ekmek aslanın ağzında." , "Ee hayat/para kazanmak kolay değil. " Vb. Birbirinden varoş ve ezik laflar ediyor.

    Bu toplum kendi kendini bu hale getirmiş yemin ederim. Nasıl bir yokluk çektilerse en az kalitedeki her şeye ömürlerini vermeye hazırlar. Bu her alanda geçerli. En ağır en yarak kürek ve en düşük parayı veren işe kendini adayandan, en çirkin, en kötü kalpli ve geçimsiz kadına prenses muamalesi yapanlara kadar değersiz olan her şeyin piyasa fiyatını yukarı çekiyorlar mal gibi.

    Çocukluğumdan beridir o yüzden şu lafı duymaktan sıkıldım:
    "Oğlum senin burada ne işin var? Sen buraya fazlasın!"
    "Oğlum git buralarda vaktini harcama, sen akıllı adamsın."
    vb.

    Çocukken de veya ergenken:
    "oğlum sendeki gözler bende olacak var ya bla bla."
    lafını çok duyardım.

    Bu artık tescillendi benim için sanırsam. Kalitesiz ortamda farklı ve nispeten kalitesi olan o aykırı tip diye. Bu da potansiyelini gerçekleştiremeyen ezik olarak kafama kodlanıyor.

    Disclaimer: kendimi falan övmüyorum, birebir bu kulakların işittiği sözleri dile getiriyorum. Ego diyen de yarramı yesin şimdiden.

    Velhasıl kelam özetlemek gerekirse, tek artısı fiziksel iş olmaması Allah'tan diyebileceğim burada kalabildiğim kadar kalacağım artık çünkü para lazım gerçekten.

    Ancak umarım gözlerim bozulmaz. Sabah 9 akşam 8e kadar florasan ya da LED ışık plus bilgisayar ekranı falan derken 6ya doğru bana inanılmaz baş ağrıları giriyor, gözlerim sulanıyor/kuruyor. Daha sonrasında ışığa vs maruz kalmak istemiyor bünye.

    Zibilyon tane sağlık sıkıntımdan sonra hayatımda yaşamadığım nadir sağlık sorunlarından birisi olan göz hastalıkları listeye dahil olmasın pls.

    Her neyse seviyorum iyi olanlarınızı, iyi geceler hepinize.

    Edit: link düzeltildi.
    #289454 mylipsyourlipsapocalypse | 1 yıl önce (  1 yıl önce)
    2anket