yine şaibeler içinde, yalan dolan, tırtık, üzerine yatma, kaydırma, diğerine ekleme aklınıza ne gelirse yapılmış seçim olarak tarihte yerini almıştır.
montajla hazırlanmış iftira videolarının bizzat cumhurbaşkanı tarafından mitinglerde gösterildiği, devletin tüm kaynaklarının kullanıldığı, tüm paraların akıtıldığı bir seçimde tek bir oyumuzla bir şeyleri değiştirmeye çalışıyoruz.
kendi kendimize ıslak imzalarla karşılaştırıp, isyan edip gözlerine sokmaya çalışıyoruz. kardeşim sen de göstersene elindekileri gidip bakalım dediğimizde oy verdiğimiz partinin 20 binden fazla sandıkta görevlisinin olmadığını, oradaki sonuçları a.a'dan aldığını öğreniyoruz. zahmet etmeseydin. kaç yazalım diye direkt ak partiye sorsaydınız aynı.
işte bir organizasyon kurabilme, bir iş akışı, bir ağ düzenleyebilme becerisinin ne kadar önemli olduğu ortada.
küçük illerdeki birçok sandığı deva, gelecek gibi partilerin görevlileri gitsin gibi anlaşılmış. adam zaten 20 kişi. nereye kimi gönderecek? ona nasıl güvenebiliyorsun.
yurt dışındaki sandıkların, özellikle kemal dede'nin önde çıktığı bölgelerde olanların, ikinci seçim için 4 değil 2 gün kurulu kalacağını ekşide başlığını açan, amerika'da çalışan bir tır şoförü tarafından yayıldığını, bu sayede ysk'nın "ay tamam neyse ne" diye geri 4 gün yaptığını sanırım biliyorsunuz. e her şeyi biz yapıyoruz.
seçim gecesi verilerini güvenle alabileceğin bir iç takımın yoksa, bu verileri güvenle gireceğin başarılı bir yazılımın yoksa, parayı bunlara harcamayacaksan ne yapacaksın? bunlar olmadan seçimi kazanmayı nasıl düşünüyorsun. kaldı ki kazandığın seçimi kazanmayı nasıl başaracaksın?
ince ince her şeyi yapıyorlar. bir oy bir oy, adam yapacağı her şeyi hesaplıyor. tayyip erdoğan'ın oylarının %39-40 bandında olduğunu düşünüyorum, o da yine bilemeyeceğimiz bazı itelemeler kakalamalarla.
şu göçmen sorununun ve onların oy hakkının derhal düzeltilmesi gerekiyor.
kendim bana vaat ettiklerini yeterli bulmasam da, yaptığı abuk birleşmeleri hadi neyse diye idare etsem de, bu çağda, bu kadar gence hitap ederken teknolojiyi bu kadar yetersiz kullansan da, aday konusunda ısrarcı ve dediğim dedik olsan da sana oy veriyorum. sonra o tek oyumun peşine düşüyorum. sonra bak burada problem var diye gözüne sokuyorum. e sana rağmen seni kazandırırsam işte bu çok acayip olacak. ve buna inan, bunun için çok çalışıyorum sayın kılıçdaroğlu.
ha insan henüz bir seçimi bile (mühürsüz oylar ile yalan dolan seçimde de bunu başaramadık ve bir 5 sene daha bu çileyi çektik) derli toplu idare edemeyip, organize olamayan bir grup memleketi nasıl yönetecek diye düşünmeden edemiyor.
kafadan her eleştiriye kızıp öfkelenen kitle de kendine gelsin, eleştirmeyip bir 10 sene daha bu şekilde mi yaşayalım? patlamayan ampullerle...