itperest ve köpektapar yine milleti ayrıştırmak için ortaya atılmış iki tabir. sorunların kaynağına gidemediğiniz zaman en kolay şey birilerini yaftalamak.
sokak köpeği meselesi çok büyük bir sorun haline gelmiş durumda. bunu inkar etmenin anlamı yok. peki ama bu sorun nasıl bu kadar büyüdü. sanıyosunuz ki insanlar köpeklere mama verdikleri için bu hale geldi bu iş. o hayvanlar aç kalsalar daha mı az üreyecekler. aç oldukları için daha da saldırganlaşacaklar.
hayvan barınakları yapan ve kısırlaştırma programları olan belediyelerin bölgelerinde sokak köpeği problemi yok. sokaklarda üç beş tane kısırlaştırılmış, yaşlı obez köpek var. onlar da birileri mama verirse yiyor, bütün gün uyuyor. esas sorun barınak ve kısırlaştırma işine zaman, personel, bütçe ayırmayan belediyeler. bunların büyük kısmı da malum partinin belediyeleri. on yıllardır sokak hayvanlarıyla ilgili bir çalışmaları yok. bu hayvanlar kontrolsüzce ürediler.
bir batında üçer beşer yavru yapan hayvanlar bunlar. gebelik süresi iki, ikibuçuk ay kadar. yavruladıktan iki ay sonra tekrar gebe kalabiliyorlar. yani popülasyon geometrik olarak artıyor. bunu kontrol altına alması gereken belediyeler ise yan gelip yatıyorlar. kaldırım taşlarını değiştiriyorlar, renkli sokak aydınlatmaları yapıyorlar, sonra yeniden kaldırım taşlarını değiştiriyorlar, sonra mavi ışıkları söküp pembe ışıklar takıyorlar. sokak köpekleri üremeye devam ediyor. çünkü köpeklere yapılacak barınakta, kısırlaştırma işleminde rant yok, ihale yok. hem de dini bütün insanların köpek gibi mundar bir hayvanla ne işi olur ki.
gelinen noktada çözümsüz bir problem var. popülasyon öyle arttı ki artık ne kısırlaştırma ile başa çıkılabilir, ne de öldürmekle. hani uyutalım falan deniyor ama on milyonu aşan bir köpek nüfusundan bahsediliyor. on milyon köpek nasıl öldürülür arkadaş. bu ülkede mezbahalarda kesilen hayvan sayısı bir yılda on milyonu ucu ucuna yakalıyor. yani köpekler kendi ayaklarıyla gelip kuzu kuzu kesime hazır beklese bir yıllık iş bu. bu işi yapacak personel de ayrı problem. kısırlaştırmayı beceremeyen belediye uyutmayı nasıl becerecek.
şimdi burada mantık çerçevesinde bunları söyleyince itperest oluyoruz. hayvanların yaşam hakkını da bir yana bırakalım, bu artık mevcut koşullar altında üstesinden gelinebilecek bir şey değil.
akp her zaman olduğu gibi hiçbir vicdani sorumluluk yaşamadan kendi yarattığı sokak köpeği meselesini de sonraki hükümetin kucağına bırakarak gidecek. o zamana kadar bir şey beklemeyin.
evet, hayatta her şey politik. köpek meselesi bile.