sünnetse öğlen civarı başlar, kim bilir kaç saat sürer; evlenmeli düğünse öğleden sonra sokak kapatılır, gece 11'den, 12'den sonraya kalırsa polis gelir.
sünnet olanı korkunç oluyor yahu. pazar günü öğlen "nerde yedin paraları" ile uyanmak, 2 şarkıda bir davul zurna ile camların titremesi, evde yapacağın hiçbir şeyi yapamamak, "madem mahallede devasa gürültü var, ben de matkaplı işlerimi halledeyim" diye fırsat bekleyen komşuların gürültünün desibelini artırmaya çalışmasına katlanmak falan cehennem azabı gibi. evlenmeli olanda hadi gene alkol falan olur, mahalleliyle aran iyiyse inersin aşağıya, 2 duble de sen yuvarlarsın, kafan dağılır; gürültüyü duymamak için beynini uyuşturursun. sünnette böyle bir ihtimalin de yok. çükünün ucu kesilmiş/kesilecek çocuğu tebrik edenlere yukarıdan garip bakışlarla bakmaktan başka elinden hiçbir şey gelmez, gelemez.