başa ilk geçtiğinde futbol takımını büründürmek istediği kurumsal yapının ülke gerçekleriyle örtüşmediğini fark ettikten sonra bir dönüşüm yaşadığını düşünüyorum. bu dönüşümden ben hoşnut değilim lakin ülke futbolu da bundan fazlasını hak etmiyor.
bundan sonrası da hakemleri, federasyonu daha fazla baskı altına alacak adımlar olmalı gibi görünse de siyasi konjonktür buna müsaade etmeyecektir muhtemelen. şu siyasi ortamda işi çok zor olmakla birlikte kulübü finansal yükten ne kadar kurtarabilirse fenerbahçe'ye o kadar faydalı olmuş olacaktır. hasbelkader şampiyonluk gelirse o da bonusu olacaktır ki basketbol takımının içine girdiği açmazı gördükçe kulübün tüm enerjisini futbol takımına yüklediğini görebiliyorum.
kendi adıma en büyük hatasının ilk sezonunda aykut kocaman'la çalışmaya devam etmemesi olduğunu düşünüyorum. buna rağmen ne cocu ne de pereria hamlesinin de yanlış olmadığı kanaatindeyim. her ikisinin fenerbahçe çapında olup olmadığı tartışılır ama takımın vakti olsaydı ve fenerbahçe'nin iç dinamikleri izin verseydi başarılı olabilirlerdi; doğru transferlerle tabi. o noktada cocu'nun da en büyük şanssızlığı kiralık, dolayısıyla da aidiyet duygusu fazla olmayan oyuncularla doldurulmuş kadroydu bana kalırsa. sonrasında gelen ersun hamlesi vb. başarısızlığın tuzu biberi oldu, aşı tutmadı derken ali koç işin sportif tarafında başarısız oldu. umarım gidişat düzelir biz de hem ekonomik hem de sprotif anlamda istediğimiz başarıları bütün kulvarlarda alırız. günün sonunda futbol takımının elinde taraftarın uzun zamandır hasretini çektiği arda ve muhammed gibi genç yetenekler yanında kaliteli yerli ve yabancı oyuncular var. yani un var, şeker var hesabı; artık olay biraz ayak oyunları biraz da teknik direktör öncelikli yönetim kabiliyetine kalıyor sanırım.