en sevdiğim siyasetçilerden yalnızca biri, mhp lideri, türkiye'nin güvencesi vs.
sanırım bazı şeyleri merak etmiş, birkaç soru sormuş. fakat kime sormuş bilmiyoruz. bu soruları sorabileceği kişilerle mütemadiyen görüşürken "şunları not edeyim de haftaya sorarım hocaya" refleksini göstermemiş olduğu için şaşkınım.
mesela şu soru çok hoş: Kiraların haksız hukuksuz artışlarının gerçek sebebi nedir?
cevap vermeye gerek var mı bilmiyorum. yine de verelim, kağıt dolu gözüksün. şimdi öncelikle haksız hukuksuz artış, tüfe'de görülecek olan artış oranından fazla artış yapılmasıdır. kiracı, tüfe'yi son damlasına kadar dayarsa ev sahibinin ibanına hiçbir şeycik olmaz. nisan'da kira artış oranı için hemen bir gugıllama faaliyeti yaptım ve sonuç: yüzde 34,46. yukarı yuvarlayalım da namımız yürüsün; yüzde otuzbeş. peki bu hayin ev sahiplerine ne batıyor da haksız hukuksuz artış yapıyor madrabazlar?
enag diye bir ekip var biliyorsunuz. tüik kısaltmalı türkiye istatistik kurumu uzatmalı kurum defalarca başkan değiştirip bir türlü beklenen istatistiği veremediğinden bu enag, hiddetli fayans ustası gibi gelip "mahvetmişiniz la burayı, çekil" şeklinde ortama dalıp enflasyon hesaplıyorlar. yıllardır "tüik ne diyorsa en az iki katı" düsturuyla yaşayan şahsım da bu enag'ı çok beğendi o yüzden. çünkü efendi gibi hesap yapıp şu sonucu bulmuşlar: yüzde 156,86. nereye neyi yuvarlayalım bilemedim.
çarklar şöyle dönüyor; tüik bilinen ve hissedilen enflasyonun yarısı kadar bir enflasyon yüzdesi veriyor. buna dayalı olarak en iyi ihtimalle tüik enflasyonu çerçevesinde maaşlara düzeltme geliyor - ki onu bulamayan da var olm. sonra bu düzelik maaşlı işçimiz bakkala çakkala tütüncüye efenim pavyona gidip günün sonunda eve eli boş götü yaş dönüyor. çünkü aldığı üç birim fazla paracık karşılığında altı birim fazla paracık borcu doğuyor gibi bir denklem düşünebilirsiniz.
ev sahibi de evin sahibi diye şehrin sahibi olacak değil ya. onun da kendince geçim derdi var. "bakma o enflasyona yav en az yüzde yüzü var sevgili kiracım" diye çakıyor vatsaptan mesajı. işçi de bu sefer, madem öyle ben ne diye çalışıyorum bu zam değil zamcık, gibi olacak o kadar repliklerine sarılıyor, ne yapsın. velhasıl çark böyle bir tersine bir düzüne boş boş dönüyor. yani haksız hukuksuz artışın temelinde bu olabilir. büyük şehirlere yığılan sığınmacı/mülteci ekibini hiç hesaba katmadım bak daha.
bir de, nato'dan çıksak çıkarız he, minvalinde bir şey söylemiş. valla çıksak çıkarız da 5-10 sene önce bunu söyleyeni "dingil gomünist :d" diye kovalıyordunuz. roller değişti herhalde.