bu başlık kişiye özel bir başlıktır
-
bu şehrin çirkin apartmanları, uzun beton blokları, kaldırımlara taşan arabaları arasında boğuluyorum.
gözlerim her yerde bahar aylarında betonlardan kafasını çıkaran yeşil otlar ve seyrek çiçeklenen ağaçları arıyor, inanın her güzel görünen doğa parçasına dönüp dönüp bakıyorum.
neyse ki betonla kirletilmemiş bir kaç yer biliyorum. bunların bir kısmı şehrin içinde küçük vadilere sıkışmış bir kısmı şehrin biraz çeperinde kalıyor.
dün şehir içinde kalan bu küçük vadilerden birine gittim. burayı geçtiğimiz yıl bahar ayında keşfetmiştim. Etrafını çirkin, yüksek apartmanlar çevrelese de uzun kavak ağaçları, kahverengi toprağı, üzerinde biten sarı çiçekleriyle gözlerimi doldurmuştu.
aslında burası önceleri yeşilliklerle dolu koca bir vadiymiş. ancak belediye o koca, insana huzur veren, bilmem kaç yıl orayı yurdu bilmiş koca yemyeşil ağaçları kesip, yerine dümdüz parklar yapmış, kestiği ağaçların üzerine de mezar bitkileri gibi, küçük, yapay, birbiriyle aynı boyda, belirli bir simetri ile seyrek fidanlar dikmiş. adet olduğu üzere bu parklara da çocuk oyun alanları, koşu yolu, oturma yerleri eklenmiş.
yine de vadide, insanın kirli elinin değmediği, katil iş makinalarının girmediği eski, gür, birbirinin içine girmiş ağaçlarının olduğu küçük bir bölüm kalmıştı.
dün bu bölümdeki ağaçların da bir bir kesilmiş olduğunu gördüm. kahverengi toprak da çakıl benzeri taşlarla dolmuş. inanın geçtiğimiz sene gördüğümde beni duygulandıran rengarenk çiçekler bile küsmüş gitmiş.
neden yaptılar bunu? çirkin, yapay bitkilerle, çocuk parkları, çirkin havuzları ile süslenecek uyduruk bir park için mi? Yoksa bu parkları yapacak katil inşaat firmalarının ve onun belediyedeki suç ortaklarının
karı için mi?
işte böyle böyle, şehir içinde beton blokların arasına sıkışmış son doğa parçalarını ya mide bulandıran iğrenç apartmanlarla ya da çirkin yapay parklarla değiştiriyorlar.