1. Tek başına bir başlığı hak eden kısa film.

    3. Sezonun son bölümü.

    Senaryo farklı kültürlerden farklı kavramları başarı ile harmanlayıp izleyiciye sunuyor.

    Bunlardan biri efsanesi.

    El dorado kayıp bir efsanevi şehir. "Altın kişi, altın ile kaplı olan" anlamına geliyor.

    Efsane Avrupalıların altın için duydukları hırs ve aç gözlülüğün yarattığı bir vahşetin özetidir. Hikayenin aslı ise Orta Kolombiya’da yaşayan Muisca halkları tarafından gerçekleştirilen bir törene dayanır.

    Dört elementin özel bir yöntem ile bir araya getirildiğinde insanların özel güçlere sahip olarak üstün güçlere de sahip olacağına inanan muisca halkı, kurallarının bedenini ağaç reçinesi ile kapladıktan sonra altın tozu püskürterek altın ile kaplıyorlarmış.

    Daha sonra kral Guatavita Gölü’nun ortasına gelip yanında getirdiği başka altınlar ile birlikte tam öğle vakti göle dalıyormuş.

    Bu efsane altın kaplı elbiseler giyen güney Amerika halklarının olduğu düşüncesi ile Avrupa'lı sömürgecileri ormanların içine çekmiş.

    Efsanevi şehrin yerini öğrenmek için yerel halkı işkenceler ile öldürmüşler.

    Jibaro bu efsaneyi yunan mitolojisindeki efsanesi ile harmanlamış.

    Konu ses olunca sesin etkisi de ses efektleri ile çok başarılı şekilde vurgulanmış.

    Uzakdoğu inanışlarındaki nehir tanrısı, göl tanrısı gibi inanışlar da filmde kendine yer bulmuş.

    Cadı, tanrıça, yaratık... adına ne derseniz deyin. Koreografi çok başarılı. Yaptığı dans hint danslarından direk danslarına kadar bir çok figürü içeriyor. Gölün üzerine sürüklenen askerlerin bu uyuma katılması ayrı bir başarı. filmindeki uçan poşet sahnesindekine benzer bir girdap içinde hırs, çaresizlik ve vahşet birleştirilmiş.

    3. Sezon finali için güzel seçilmiş bir dizi bölümü olsa da tek başına bir kısa film olarak da defalarca izlenebilecek bir eser olmuş.

    i.ibb.co/...

    #276510 Keltox | 3 yıl önce
    0kısa film