bu başlık kişiye özel bir başlıktır
-
Tanrım, eğer varsan ki aslında bu aralar var olmana çok ama çok ihtiyacım var. Lütfen var ol. Lütfen beni gözetliyor ol. Lütfen düşündüğüm kadar yalnız olmayayım. Benim sana cidden çok ihtiyacım var. Belki o şekilde (insanların genelinin düşündüğü şekilde) var değilsen başka şekilde varsan bile, yani bana onun bedeninde görünmüş olsan bile. Çünkü, her ne kadar şirk koşmak gibi görünse de aslında bir "bir"e inanıyor oluyorum. Biliyorsun ne kadar ileri gitsem bile ben güce ve her şeyin üstündeki o asıl iradeye her zaman hayran kaldım ve bir çeşit taptım. Ne kadar ileri gitmiş olsam bile asla sana saygısızlık yaptığımı düşünmediğimi de biliyorsun. Ne kadar ileri gitmiş olsam da günün sonunda sana duyduğum hayranlığı bildiğini düşündüm, çünkü varsan içimden geçen her şeyi biliyordun. Benim sana ya da farklı formlarından birine ibadet ettiğim hallerimi de gördün ve aslında ne kadar samimi olabileceğimi de biliyorsun. İnsanlara nasıl baktığımı biliyorsun ve herkesi günün sonunda affettiğimi de biliyorsun. AKP 'lileri bile. Bunu affedilmek için değil, her şeyi anlayacak olgunluğa sahip olduğum için yaptığımı da gördüğünü umut ediyorum.
Seninle ilgili şüpheye düştüğüm zaman, ki bu metne bile şart cümlesi ile başladım, eğer varsan beni anlayacağını düşündüm.
sen koskocaman tanrısın ve bence benim her şeyi kibirden yapmadığımı anlıyorsundur.
kibirden bile yapıyor olsam, kibri de anlıyorsundur.
tüm bunları da affedilmek için yazmıyorum, ben kendimi affettim. vicdanım rahat. sana küfretmiş bile olsam vicdanım rahat sonuç da benim açımdan bakıldığında tamamen merhametli olduğunu düşünmem imkansızdı ve eğer varsan şu yarattığın kocaman düzende bir tek ama bir tek seni anlamıyorum.
iki seçenek var; anlamıyorum çünkü mantıklı değil varlığın ve aslında yoksun ya da varsın ve benim çok üstümde olduğun için anlamıyorum ki bu normal. karınca üzerinde ilerlediği otoyolu kavrayamaz. o sadece varış noktasını bilir.
kısacası sana karşı içim çok rahat. öyle ya da böyle bizi buraya sürdün. şeytanı, kötülüğü ve senin sıfatına yakıştıramayacağımız her şeyi sen yarattın veya olanaklı kıldın.
Eğer varsan sana dua etmek istiyordum aslında yazıya başlamadan önce ama tüm bu dediklerim senden bir şey istemeden önce sana sormak istediğim hesapları düşürdü aklıma.
Bana verdiğin her şey için minnettarım. Verdiğin şeyleri kullandığım ve geliştirdiğim, ziyan etmediğim için kendimden de razıyım.
İyiliğe inanmaya başladım ve birine iyi bir şey yaptığım zaman ağlayasım geliyor. Nedenini bilmiyorum ama sanırım bana iyiliğe ihtiyacı olan ne kadar çok insan olduğunu düşündürüyor.
her şeyin dengesini kuran güç sensen cidden eğer ve olabilecek en iyi evren buysa, yapabildiğin en güzel şey buysa açıkçası bu bana iyi hissettirmiyor.
yine de seninle konuşmayı çok seviyorum, biliyorsun ben insanları kusurlarını ve en aciz hallerini gördüğüm halde sevebiliyorum.
sen ise bir tanrısın.
seni de aciziyetini görmeme rağmen (gördüğüm şey bazen bana bunu düşündürüyor, üzgünüm) sevdiğimi bil istiyorum.
yani acizlik değilse bile, ben seni en kötü halini düşünüp sevdim.
bazen senin tüm bunları izleyip hiçbir şey yapmadığını düşünüp varsan eğer seni sevmediğimi düşündüm.
çocuklara tecavüz eden insanları izliyorsun mesela, ben izleyemezdim. Kötülüğü anlıyorum, hasta olduklarını biliyorum. ruhları hasta. aynı koşullarda var olsam aynısını yapmayacağımın garantisini veremeyecek kadar "yerinde olmadan bilemezsin" fikrine inanıyorum ama benim engelleme gücüm olsaydı ben engellemeden duramazdım. sırf iradesini kullanıp kullanmayacağını görmek için.
bazen bizi anlamadığını düşünüyorum, evet sana göre çok küçük bir dünyamız var ama bizim için çok büyük bir önem arz ediyor.
maalesef ki bağımız yanarken sadece senin için var olduğumuz fikrine sarılıp başımıza gelen her şeye eyvallah etmemiz mümkün değil.
galiba yoksun sen ama var olmana çok ihtiyacım var. içimde büyüyen alevleri söndüremez olduğumdan beri kendimden daha büyük bir gücün beni korumasına.
içimdeki alevleri nasıl bu kadar büyüttüğümü ve nasıl her günün sonunda uyumaya çalışırken acı içinde kıvrandığımı, insanların, yaşadıklarımın önemsiz olduğu fikrinden nasıl uzaklaştığımı bilmeye de ihtiyacım var.
keşke sen de biraz samimi olsan ve sana karşı açılmış bu kulla iletişime geçsen.
seninle iletişime geçebilmek adına ölmek istediğimi, bana verdiğin en önemli şeyimi, hayatımı( ki ben sonlandırırsam diye beni lanetleyeceğin kadar değerli, başkası sonlandırırsa bilinçli olarak en büyük günahlardan birini işlediğini söyleyeceğin kadar değerli) kaybetmeyi istediğimi bilmen ve benimle iletişime geçmemen buna rağmen... beni çok incitiyor. var olman o kadar cazip ki seni düşünürken gördüğüm çelişkiler bana asla ulaşamayacağımı bildiğim çok güzel bir hayal kadar acı veriyor.
seni anlamak istiyorum... ama anlayamıyorum. ben o kadar zeki olmayabilirim , farkındalıksız olabilirim ama var olmana çok ihtiyacım var diyorum sana. lütfen seni anlayacak, sana inanacak bir akıl ver bana.
sana gönül rahatlığıyla inanabilmek istiyorum.
belki o zaman daha az yalnız hissederim diye.
biliyor musun benim varlığım da çok saçma. tamam sana inanamıyor olabilirim, bu yetenekten ya da bilinçten mahrum olabilirim ama sana yaptığım muameleyi kendime yapmadığımı sanma. kendimi senden üstün gördüğümü sanma ben kendime de çok küfür ediyorum, kendime de inanamıyorum.
kendime inansam belki sana da inanabilirdim.
bu yüzden lütfen eğer varsan seni anlamamı sağla.
eskiden çok güçlü hissediyordum ama artık, yorgunluktan olsa gerek, gardımı indirdim ve çok fazla yara alıyorum.