1. 2008 yılının sonlarına doğru babam, yeni bir iş kuracam diye yıllardır yaptığı işi bırakıp konfeksiyon dükkanı açmaya karar verdi. tam da o yıl dünyada ekonomik kriz patlak verdi ve babam bütün elindekini neredeyse kaybetti. evde 3 çocuğuz üçümüz de okuyoruz, hayatımda fakirliği hep dizi/filmlerde gören ben o zamanlar da fakirliğin ne demek olduğunu anladım.

    normalde her bayram arabayla aile ziyaretine giden biz, ilk defa o bayram toplu taşımayla aile ziyaretine gittik, onda da babamsız. 2009 yılı oldu, annem zavalı kadın bir işe çalışmaya girdi. bazen öyle günler oluyordu ki sabahlara kadar çalıştığı oluyordu annemin. ben o zaman ki aklımla kavrayamadığım şeyleri yıllar sonra kavradım, geç olsa bile kavradım. annem yaz tatilinde 3 ay boyunca full çalışmaya gitti, ablam 16, ben 10, kız kardeşim 8 yaşında üçümüz o küçücük yaşlarımızda zorlukların üstesinden gelmeye çalıştık.

    bunlar olurken hiçbir akraba yardım eli uzatmadı, sözde halam olacak varlıklı kadın bir kere bile "bir şeye ihtiyacınız var mı" diye sormadı, yeri geldi bayramlık kıyafet alamadık, yeri geldi domatesi taneyle aldık, yeri geldi pastaneye "inşallah 10 tl'ye uygun pasta vardır" diyerek gittik ama hiçbir zaman geldiğimiz yeri de unutmadık, unutamayız da. aradan yıllar geçti, biz zor bile olsa düze çıktık. babam emekli oldu iyi kötü maaşı var, ablam iyi bir işte çalışıyor, iyi kötü kirada ayrı bir evimiz de var şimdi.

    ama o yapılanları unutamıyorum, akrabaların bize yüz çevirmesini, insanların maddi durumu bilmeden küçük düşürmesini hiçbirini unutamıyorum. bundan dolayı sokakta ne zaman bir kedi görsem okşarım, elimden geldiğince mama, su vermeye çalışırım, bunları yapmamın tek nedeni yokluğun ne olduğunu bilmem, sahipsizliğin, garibanlığın ne olduğunu biliyor olmam yapmamın nedenleri. dilerim allah'tan hiçbir canlı ömrü boyunca yoklukla, fakirlikle sınanmasın ve de ikiyüzlü, alçak insanlar gibi akrabaları olmasın.
    #272804 ramos | 3 yıl önce
    0anket