1. her acı, her ıstırap, her trajedi karşısında sergilenen duyarsızlık.

    belki buna türümüze özgü biyolojik bir arıza sebep oluyordur(bkz: ). yine de sormadan edemiyorum, bazı insanlar neden diğerleri gibi değil? birileri kış mevsiminde sokakta kalmış insanları ve hayvanları düşünüp aynı soğuğu yüreklerinde hissedip birşeyler yapmaya yönelirken diğerleri için duyarsızlık neden verili birşey olsun?

    Peki daha önceden herşeye duyarsız olup hayatının bir yerinde çeşitli ölçülerde değişmeye başlayan insanlar görmediniz mi? demek ki duyarsızlık tamamen insanın verili doğasına bağlanamaz.

    peki nedir insanı empati yapmaktan alıkoyan? cevap veremiyorum ama bundan nefret ediyorum.

    empati becerisi gelişmemiş insanlarda çok yaygın olduğunu gördüğüm bir kusur da kalın kafalılık. bu kişiler ne zaman hayatı mahvolmuş bir kişi ile karşılaşacak olsalar kendi hayatlarının da çok zor olduğunu, ancak kendi süper güçleri ile her türlü zorluğu aştıklarını gurur ve küçümsemeyle anlatırlar. bu kişilerin gerçek acıları küçümserken kendi hayatlarından verdikleri örnekler yerinde olsun ya da olmasın her zaman insanın sinirini bozar. çünkü bunu çok nadir cesaretlendirmek ya da bir duygudaşlık oluşturmak için yaparlar. bu örnekleri vermelerinin nedeni ne kadar güçlü olduklarını gururla anlatmaktan başka birşey değildir.

    denilecek ki derdini abartan, ilgi çekmek için zırlayan kimse yok mu?Belki de gerçek acı çekenlerden de fazla. peki bunların varlığı gerçek acılara duyarsız kalmayı gerektirir mi? ya bizim öznel bir bakış açısıyla küçümsedigimiz bir sızlanma gerçek bir acıysa?

    başkalarına bu kadar sayıp sövdükten sonra bir öz eleştiri yapmam gerekiyor. gerçek acıları olmadan yakındığını düşündüğüm insanlara çok kızardım. şimdi bu yüzden kendime kızıyorum. çünkü çok bariz örnekler dışında kimsenin ne yaşadığını gerçekte bilmiyordum, sadece tahmin ediyordum.
    #272442 regan | 3 yıl önce (  3 yıl önce)
    0anket