Kendine güvenen bir Önder ve bir avuç ilerici kadronun harap olmuş bir ülkenin ve yok olmanın eşiğine gelmiş bir milletin, Kurulan genç cumhuriyet'le nasıl ayağa kalktığının ve tüm dünyaya meydan okuyuşunun manifestosudur.
Hem Müzikali hem de sözleri mücadeleci ve hırslı genç cumhuriyet'in kimliğinden yansımıştır.
Her mısrası derin ve anlamlıdır. tarihsel mirasın nereden nereye getirildiği ve nereye kadar götürülmek istendiği konusunda mesaj verir.
Kendilerine inanların kurduğu bir ülkenin inanınca ve arkasında durunca nerelerden nerelere gelebilceğini tüm dünyaya ilan eder.
Sözleri :
Çıktık açık alınla on yılda her savaştan;
On yılda on beş milyon genç yarattık her yaştan;
Başta bütün dünyanın saydığı başkumandan,
Demir ağlarla ördük anayurdu dört baştan.
Türk'üz: Cumhuriyet'in göğsümüz tunç siperi;
Türk'e durmak yaraşmaz, Türk önde, Türk ileri!
Bir hızda kötülüğü, geriliği boğarız,
Karanlığın üstüne güneş gibi doğarız.
Türk'üz, bütün başlardan üstün olan başlarız;
Tarihten önce vardık, tarihten sonra varız.
Türk'üz: Cumhuriyet'in göğsümüz tunç siperi;
Türk'e durmak yaraşmaz, Türk önde, Türk ileri!
Çizerek kanımızla öz yurdun hartasını,
Dindirdik memleketin yıllar süren yasını;
Bütünledik her yönden istiklâl kavgasını...
Bütün dünya öğrendi Türklüğü saymasını!
Türk'üz: Cumhuriyet'in göğsümüz tunç siperi;
Türk'e durmak yaraşmaz, Türk önde, Türk ileri!
Örnektir milletlere açtığımız yeni iz;
İmtiyazsız, sınıfsız, kaynaşmış bir kitleyiz:
Uyduk görüşte bilgi, gidişte ülküye biz.
Tersine dönse dünya yolumuzdan dönmeyiz.
Türk'üz: Cumhuriyet'in göğsümüz tunç siperi;
Türk'e durmak yaraşmaz, Türk önde, Türk ileri!