Zenginlik ifadesi olarak kullanılmaktadır, hiç zorluk çekmemiş, hiç sıkıntı görmemiş insanları tasvir etmek için kullanılır.
hipokrat m.ö 400'de gümüşün dezenfektan özelliğinden bahsetmiştir. romalılar da gümüşü yara ve yanıkları tedavi etmek için kullanmışlardır. yunanlılar, mısırlılar gibi birçok medeniyetin yanında osmanlı imparatorluğu da gümüşü gündelik hayatta sıkça kullanmıştır.
rönesans döneminde, pahalı bir maden olduğundan özellikle varlıklı ailelerin yemek masalarını, çatal bıçak setleri olarak süslemeye başlamış bir çeşit statü göstergesi olmaya başlamıştır. aynı dönemde doktorlar tarafından da antibakteriyel özelliği yüzünden bebeklere kaşınan dişlerini de rahatça kaşımaları için önerilmiştir. genellikle varlıklı ailelerin bebekleri kullanabildiği için ağzında gümüş kaşıkla doğmak deyimi buradan doğmuş, nesiller boyu aktarılarak kullanılmıştır.
yeni doğan bebeğe hediye olarak üzerinde isim ve soy isminin baş harfleri işlenmiş gümüş çatal kaşık hediye götürülmesi adeti bu deyimden sonra ortaya çıkmış ve doğmadıysa da sonradan olsun diye düşünülmüştür zaar.