postmodern edebiyatın ülkemizdeki en önemli temsilcilerinden biri olan, 1930'da istanbul'da dünyaya gelmiş ve 1995'de ankara'da hayatını kaybetmiş olan büyük yazar.
yazmak nedir yazmak diye kendimize sorarız ve kendimizi o kadar zor ifade ederiz ki her şey birbirine dolaşır. kelimeleri kullanma gücünü kaybederiz. işte bu olay bilge karasu'da yoktur, türkçe'yi kullanma gücü, yeteneğinden gelir; kusursuzdur.
istanbul üniversitesi edebiyat fakültesi felsefe bölümünden mezun olmuştur. zaten romanlarında, denemelerinde ve öykülerinde bu hissedilir. oluşturulduğu karakterler hep bir varoluş mücadelesi verir. benliğini bulmaya çalışmak için uğraşır.
anlattıkları her zaman kapalıdır. kapalı cümlelerle insanların zihinlere inip ışığı yakmaya çalışır.
okurken gerçekten haz almak istiyorsanız , başucunuza almanız gereken bir insan ve yazardır.
sait faik en iyi öykü armağanı kazandığı uzun sürmüş günün bir akşamını okurken bunu doya doya hissedeceksiniz .
ne kitapsız ne kedisiz'de zirvelere ulaştığını da belirtmek gerekir. özellikle hayvanların öldürülmesi ile ilgili bir yazısı vardır ki; muazzamdır.
öyküleri:
troya'da ölüm vardı uzun sürmüş bir günün akşamı göçmüş kediler bahçesi kısmet büfesi lağımlaranası ya da beyoğlu susanlar
romanları:
gece kılavuz
denemeleri;
ne kitapsız ne kedisiz narla incire gazel altı ay bir güz
"kitaplardan ve ayraçlardan ve bardak altlarından ve kedilerden ve gündüzlerden ve gecelerden ve yerlerden ve göklerden başka kimimiz kaldı?" ( ne kitapsız ne kedisiz'den)