1. daha önce de bu kavramı tanımlarken burada da yazmışım, bir ortamda birbirinden hoşlanan iki kişiyi, daha onlar bile bunun farkında değilken derhal sezebiliyorum diye. bunu ekrandan da sezebiliyormuşum. daha önce izlerken ile 'nin karı koca olduklarını bilmeden sadece bir sahnedeki minicik belirsiz bir temas ve mimikten "aa bunlar gerçekten birbirini seviyor bence," demiştim, film bitince baktığımda evli olduklarını görmüştüm. aynı şekilde izlerken, bir sahnede 'ın yoğun bir duygu göstermesi gerekirken ağladığında sümüğü de aktı, o sümüğü sahneyi kesmeden içtenlikle elinin tersiyle yok ediverdi, bu sahnede "bunlar kesin birbirlerine aşık olmuşlar haha, bu hareketi içten gelmeden yapmak mümkün değil, haydi onu geçtim bu hareketi biri sana yaptığında rahatsız olmaman mümkün değil, adam da doğallıkla karşıladı," dedim ve yine bam, film bittiğinde ikisinin evli olduklarını ve hatta tam da bu filmin çekimlerinde aşık olduklarını öğrendim.

    bu iki çiftte ikisini de ekranda, perdede gördüm ve yorumlarımı o şekilde yaptım, oysa bir arkadaşımın, başka bir arkadaşımın fotoğrafını çekerken, daha doğrusu bir toplulukta herkesin fotoğrafı çekilirken o kişinin fotoğrafına gösterdiği özenden, fotoğraflara bakarken o kişiden hoşlandığını da anlamıştım, geçenlerde bunu da ikiledim: izlerken, 'in ölüm hakkındaki ilk uzun monologu bittiğinde, nefessiz kalmıştık ve eşime dönüp "ben sana bir şey diyeyim mi, bu yönetmen, bu kadınla çalışmayı seviyor ya, bence dahası da var, bu yönetmen bu kadına aşık, bu kadınla evlenmek istiyor, öyle değilse ben de bir şey bilmiyorum," dedim, yine dizi bitince baktık, aha bunlar da ile evlilermiş. inanın sadece kadını ne kadar güzel gördüğünü görebildiğim için hissettim o sahnede.

    ve hatta empatlık, bir yerden sonra bulaşıcı da olabiliyor, toplamda sekiz yıldır birlikteyiz, eşim normalde başkaları üzerine hiç kafa yormaz, hiç çıkarım yapmaz, ben yaptığımda güler geçer. mike flanagan ile kate siegel'in birlikte fotoğraflarına bakarken "'a da bakalım, onu hiç görmedim ben," dedi, biraz öncesinde hamish linklater ile eşinin fotoğraflarına da bakmış, "bak sen gibi, fotoğraf çekilirken iyi çıkmaktan ziyade karısını güldürmeye odaklanmış, komik görünmeyi önemsemiyor," demiştim, flanagan ile siegel'in fotoğraflarında da siegel'in hamile olduğu bir fotoğrafta flanagan'ın gururlu yüzüne gülmüştük. james wan'ın google görsel sonuçlarına bakarken yanında bir hanım olduğunu gördük. ben "aa bu da bunun karısı sanırım," dediğimde eşim "yok be, en fazla kız arkadaşıdır, hatta kız arkadaşı bile değil, damı bile olabilir bu gece için özel, aralarında hiçbir bağlantı yok, diğer evli çiftlere bak, aralarında ortak dil oluşmuş, fotoğraflarda birbirlerinin yanında şebeklik yapıyorlar, birbirleriyle gurur duydukları yüzlerinden belli, gözlerinin içleri gülüyor ve rahatlar, bunlar birbirlerinin yanında emanet..." dedi, daha o fotoğraflar çekilirken james wan ve o aktris hanım da flörtleşmeye yeni başlamışlar, aralarında ortak dil kurulmamış gerçekten de. kimsenin hiçbir şeyiyle ilgilenmeyen adamı fotoğraftan çift terapisi yapacak kadar empatlaştırdım, eyvahlar olsun.
    #268800 taro | 3 yıl önce
    0unvan