arjen anthony lucassen’in the source albümünde çalıştığı tüm sanatçılar, yani 11 ana vokalistin hepsi yer alıyor bu şarkıda.
Şarkının youtube’a koyduğu versiyonunda çalıştığı tüm müzisyenlerden ve şarkıdan kısa kısa bahsetmiş Arjen, buyrun başlayalım:
the historian – james labrie. Arjen’in kıymetlisidir. “Şarkılara verdiği duyguyu ve dramayı seviyorum” diyor.
jeroen goosens’in süper dehası olmadan ayreon, ayreon olmazdı diyor arjen. ve ekliyor: “jethro tull ve camel’da duyduğumdan beri flüt fanı oldum. Sevgili maaike peterse the cello’da boy gösteriyor. Çellonun karanlık ve vurgulu tonlarını seviyorum".
Baş döndürücü keman performansıyla ben mathot bu albümde büyük bir rol üstleniyor.
“Davulda tek bir isim olabilirdi.. inanılmaz ve vazgeçilmez ed warby! Ed iç güdüsel olarak bir şarkının neye ihtiyacı olduğunu bilir.” diyor üstad.
“Ve elbette tüm sintisayzır’lar arasından benim en sevdiğim yine burada.” diye eklemiş.
tommy karevik stüdyoya gelememiş kayıt için. Arjen diyor ki “Fakat o kadar muhteşem bir şarkıcı ki bunun gerekli olmadığını biliyordum.” ve ardından itiraf ediyor: “Şarkının bu kısmını dinlediğimde zevkten ağladım, gerçekten!”
tmomy rogers da kendi kısımlarını ABD’de kaydetti. “Pek çok detay eklemiş, bayıldım.”
“simone simons çok tatlı bir insan ve harika bir şarkıcı.” diyor. “Espri yeteneği beni tamamen darmadağın ediyor.”
“nils. k. rue’nun sesini seviyorum; çok farklı ve güçlü bir ses.” Nils de şarkıyı Norveç’te kaydetmiş.
Diğer ayreon albümlerinden daha fazla guitar oriented bir albüm. Arjen’in riff’leri ilk şarkıda göze batıyor.
tobias sammet’tan bahsederken şöyle diyor; “2008’de tobias’la aynı anda albüm çıkardık piyasaya. Basın bizi rakip olarak göstermekten hoşlandı. Gerçek şu ki biz birbirimizi seviyoruz, ve birbirimizin müziklerinden de hoşlanıyoruz.
Bir süre önce bir Avantasia albümü için bir solo kaydetmiştim. Sizlere tobias’ı öne çıkan bir rol olan (tabiki) ukala kaptan (the captain) olarak tanıtmaktan mutluluk duyuyorum.”
hansi kürsch hakkında benimle tamamen aynı görüşe sahip bizim hollandalı üstad; “Hansi’nin soloları çok heybetli ve güçlü. Sanki bir dağın zirvesinden gürlüyormuş gibi.. ve inanamayacağınız kadar iyi bir insandır.” diye de ekliyor.
Arjen’in diğer bir kıymetlisi michael mills’i anlattığı kısımdan çok etkilendim. Diyor ki: “Michael mills bir müzik dehası. Mike’ın grubu toehider’i ilk duyduğumda bu avustralyalı multi-enstrümentalist ve şarkıcının yeteneği karşısında çok şaşırmıştım. Bu kısımda tamamen kendi melodileriyle geldi. Benden aldığı tek yönerge: “bunlar senin şarkı sözlerin: 01110100 01110010 01110101 01110011 01110100 01010100 01001000 00110001. Kafana göre takıl.” ve kafasına göre takıldı.” Bu kısmı dinlemelisiniz mutlaka, gerçekten bir müzik dehası.
Bir sonraki sanatçımız russell allen: “symphony x’i ilk duyduğumdan beri biliyordum ki Russell allen ile çalışmak istiyordum. Başkan (the president) kısmını russell’den başka kim oynayabilirdi ki?”
“michael eriksen’in temiz güçlü sesini seviyorum ve benim yüksek beklentilerimin bile çok üstüne çıktı. Stüdyoma geldiği için mutluyum, onun etrafta dolaşması çok ilham verici. Ve hayal edebileceğiniz en bulaşıcı gülüşe sahip.”
Albümde joost van den broek’u piyanoda duyuyoruz ve Arjen ekliyor: “O çok fantastik bir müzisyen ve gerçek bir arkadaş.”
Sırada the biologist rolüyle floor jansen var: “Şaşırtıcı floor jansen’i her kaydedişimde onun etkileyici gücü ve karizması karşısında şok oluyorum. Tesadüfi bi şekilde floor çocukluğunda hep bir biyolojist olmak istiyormuş ve ben bunu bilmiyordum!” sürpriiiiiz..
Şarkının hikayesinden de bahsederek bitirelim: bu parça planet y/forever hikayesine bir giriş, bir öndeyiştir. Macera, çok uzak bir geçmişte, Andromeda galaksisinde alpha adı verilen bir gezegende başlıyor. Gezegen alpha’ya insanların ataları tarafından yerleşmişlerdi. Bilgisayarlar insan aklını aşmış ve tüm destek sistemleri kapatılmıştı. Bu da gezegeni panik ve kaosa sürüklemişti. Russell’ın karakteri başkan, gezegen Alpha’nın kontrolünü tamamen bilgisayarlara vermekten sorumlu tutuluyor. Bu olağandışı yanlış hesaplama yüzünden suçluluk duygusu başkanın fena halde canını sıkıyor. Hatasını telafi etme ve Alphalıları yok olmaktan kurtarma konusunda çaresizdir….
Ve işte ilk şarkının sonu, arjen’e göre bu ilk parça pek çok yönüyle albümün tarzını anlatan güzel bir tanıtım parçası, bence de öyle. Albüme çok etkili ve görkemli bir giriş olmuş.