1. leibniz pek çok büyük filozof gibi sorunuyla ilgilenmiştir.

    leibniz'e göre şeylerin var oluşları ikiye ayrılır. (bkz: ) bu iki durumdan ilkinde Şeyler başka türlü olabilecekken belli bir türde OLMUŞTUR, çünkü bu durumda bir çok varolma olasılığı vardır ancak bir tanesi olmuştur. Bu şeylerin başka türlü olabilmesi mantık kurallarına göre mümkündür. ikinci olarak, şeyler mantık gereği tek bir şekilde olabilir, başka türlü olamaz. şeylerin şimdi olan şekliyle değil de başka türlü olabilmesine(ilk duruma) örnek olarak elmanın acı değil de tatlı ya da ekşi olmasını gösterebilirim. Çünkü elmanın acı olması da mantık kurallarına göre mümkündür. ama ikinci duruma göre elmanın hem tatlı hem acı olması mantık kurallarına aykırıdır. böyle bir durumda bir olasılık diğer olasılığı tamamen dışlar.

    leibniz işte bu teorisini sorununa uygulamaktadır. ona göre yaşadığımız dünya olası dünyaların en iyisidir. çünkü tanrı en üstün iyi olduğu için bu dünyayı bütün olası durumların en iyi kombinasyonlarını göz önünde bulundurarak yaratmıştır.

    örneğin insan kaynaklı pek çok kötülük bulunmaktadır: cinayet, tecavüz, savaş, katliam vs. Ancak insana bağlı bu kötülükleri ortadan kaldırmanın tek alternatifi özgür iradenin olmadığı bir dünya yaratmak olurdu. hem insanın kötülük yapma seçeneğinin olmadığı hem de özgür iradenin olduğu bir dünyada yaşamak mantık kurallarına göre çelişki olurdu. dolayısıyla özgür iradenin olması iyi olduğundan insan kaynaklı kötülüklerin olması kaçınılmazdır. Bu durumda tanrı kötülüklerin olduğu bir dünyayı yaratmakta suçlanamaz. özgür iradenin olmadığı bir dünyada seçme şansına sahip olmayan robotlar olurduk ki bu da daha kötü bir dünya olurdu.

    doğal nedenlerle gerçekleşen kötülükler(deprem, sel, hastalık vs) için de benzer bir akıl yürütme geçerlidir. bizim kötülük olarak gördüğümüz herşey makro planda en iyi dünyayı oluşturmak için ödenen küçük bedellerdir. Bu kötülüklerin olması mantık kuralları gereği kaçınılmazdır, çünkü bunların varlığı olasılıklı değildir, bunlar daha iyi olan bir düzen için zorunludur. Bu kötülükler olası alternatifler açısından en az zararı vermektedir. eğer bunlar olmasaydı, daha kötüleri olmak zorunda olacaktı.

    leibniz'in insan kaynaklı kötülükler için ileri sürdüğü gerekçe akla yatkın gözükse de doğal kötülükler için bu akıl yürütmenin ne kadar haklı gösterilebileceğinden emin değilim. doğal kötülüklerin varlığının- en azından şu anda- anlayamadığımız nedenlerle gerçekleştiğini düşünmek, aklımızın sınırlarını zorlayan bu konuda kesin bir yargıda bulunmaktan daha uygun olurdu bence.

    #265762 little thirty | 4 yıl önce (  4 yıl önce)
    2bilim insanı, filozof