günün en çok beğenilen iki girdisi de sözlük hakkında yazılmış. birisi sözlüğü bırakan, birisi her şeye rağmen sözlükte yazmaya devam eden iki değerli yazar arkadaş. iki zıt girdi gösteriyor ki sözlük fikir ve eylemsel olarak ikiye bölünmüş. tamam diyenler ve devam diyenler. tamam diyene de devam diyene de saygım sonsuz.
sekiz aydır buradayım, tabi ki beş yıldır burada olanla sözlüğe bakış açım bir olamaz. ama sekiz aylık kulzos tecrübemden sonra benim de söyleyeceklerim var. hem de hiç çekinmeden yazar isimlerini vererek...
buraya gelmeme ön ayak olan yazar @kokosh'tur. uludağ sözlük'te burayla ilgili yazısından sonra buraya geldim. kendisi aylar önce burayı terk etti ve kafa sözlük'e gitti. orayla hiç bir bağ kurmadan arada yazılarını takip ettim ve orayı da bıraktığını gördüm. kendisi burayı terk ederken, iyi niyetle sitemkar şekilde kendisini eleştirenlerin de sessiz sedasız kulzos'ta pasif yazar konumuna geçtiğine de şahit oldum. iyi de o zaman kadını neden eleştirdiniz? en azından yazılarını silmeden çekip gitti... burada da benim en çok sevdiğim yazarlardan @ferrarisinisatanbilge'ye sitemim var, kendisi zaten bunu biliyor.
@medusa gibi değerli bir yazar çekip gitti ama takipçilerini kaldırırken gittiğini fark edenlerin haricinde bunu algılayan veya sorgulayan oldu mu? ya da "hımmm beni takiten çıkmış, ben de çıkayım" mı denildi? nasıl olsa tüm yazılarını da silmiş, neyini takip edelim değil mi?
beni ilk kendisi takip listesine ekleyip de, kendince haklı bir sebepten dolayı, kendine daha az sayıda sınırlı bir yazar grubunu yakın bulduğu için takip etmeye devam edip, beni takip listesinden çıkartanı takip listemden çıkartayım mı? @unidentified pasta, @kaiser soze?? tamam mı, devam mı??
sözlükte radyo fasilitesi de bambaşka bir mevzu. radyonun sarı öküzü @yayladag lokumu muydu yoksa @lake of the hell miydi? ikisiyle de bire bir diyaloğum olmadı ama ikisinin de sözlük için çok değerli olduklarını kim inkar edebilir? hele lake dediğimiz adam * hiçbir çıkarı olmadan sözlük için çaba gösteren, sözlüğün reklamını yapan birisiydi. bakın kimin haklı olup olmadığını sorgulamıyorum, benim nezdimde sözlük için iki değerli kayıptan bahsediyorum.
sözlüğümüzde evet, aristokrat bir yapı var. nereden çıkarttın bunu nicholai? yahu ilk üye olduğumda anladım ve buna rağmen yazdım. öncelikle yazılarımın yedeğini tutmak için ve benim sahip olduğum düşünce yapısına sahip olanlarla etkileşimde bulunmak için.
radyodan ve aristokrat yapıdan devam edeceğim. radyoyu değerli kılan bir yazar daha, @sol si re sol, elliden fazla takipçisi olan yazar, "şahsen yazılarından dolayı takip etmedim ama yayınlarını fırsat buldukça ilgiyle takip ettim", giderken son yazısında mesajla iyi temennilerde bulunan bir kaç yazara da teşekkür ettiğini bildirmiş. bir kaç yazar dediği de sanırım üç beş kişi. demek ki bu kayıp da çoğunluğun umurunda olmamış. yani şu saatten sonra sözlükten kim giderse, çoğunluğun umurunda olmayacak, sanırım siz de bunun farkındasınız.
moderasyon zaten "giden ağam, gelen paşam" demiş, ama sonra ortaya patreon çıkmış. "yardım şart değil ama gelen yardıma göre ne yapabiliriz bakıcaz" da demişler. herhangi bir yardımda bulunmadım ve bulunmayacağım. ama şunu size namus sözü olarak temenni ediyorum: eğer bu sözlük iki üç kişi için dahi değerliyse ve sözlüğü yaşatmak için elimizi cebimize atmamız gerekiyorsa, namus sözümü yerine getireceğimi moderasyona burada bildiriyorum. eğer sözlük zaten şuan böyle bir çıkmazda ise, moderasyon benimle özelden irtibata geçsin.
aristokrat kısmını es geçeceğimi sanmayın. sözlüğün zeka seviyesi toplum standartlarının çok üzerinde, bundan eminim. belki herkes alanında en iyi eğitimi aldı ve yaptığı işte en iyisi. herkeste gereğinden fazla bir öz güven olabilir ve bu dışarıdan kibir olarak algılanabilir. sanırım yeni yazarlar bu durumu kibir olarak algılıyordur. mesela radyoya "herkese merhaba, x kişisi iyi yayınlar" diyerek giriyorum. ortada aktif bir sohbet varken, sadece yayıncının cevap vermesi, radyoya giren kişide bir ön yargı oluşturabilir. bunlara da takılmamak lazım.
sizi takip eden takibi bıraktı mı, boş verin. favlarını geri mi aldı, boş verin. siz zaten onu, o sizi takip etti diye değil, onun takip edilmeye değer olduğu için onu takip ettiniz. onun sizin hakkınızdaki düşüncesi o kadar önemli değil. önemli olan sizin burada etkileşimde bulunduğunuz kişiler hakkındaki düşünceniz. kimseye kendinizi ispat etmek zorunda değilsiniz. zaten buraya kendinizi ispat etmek için giriyorsanız siz zaten yanlış yerdesiniz. çünkü hala çiğ ve olmamışsınız demektir.
giden arkadaşlara çağrım: tamam, benden de "tamam". ama bana bir adres gösterin?? deyin ki, "nikolay bir yer var, artık orada toplanıyoruz, kaymak gibi", ben de geleyim. evet, bana bir adres verin ama lütfen kafa sözlük olmasın...