bu başlık kişiye özel bir başlıktır
-
bugünkü konuğum sayın @nemo,
"nemo sevgiye inanan biri. ne kadar başarılı olduğu meçhul ama insanlara sevgiyle yaklaşmayı deneyen biri. ama her anı sevgi dolu değil, olması gerektiği gibi. çünkü bir şeyi anlamlı kılan onun yokluğunu da bilmektir. nemo bunu bilip uygulamaya çalışan biri, dengesiz bir dengeli." dedi. onunla "dönüşüm ve denge" hakkında konuştuk. o bana anlattı, bense onun anlattıklarını size anlatacağım şimdi.
gizli malzeme diye bir şey yok. yalnızca içine sevgimi kattım.
klişe cümlelerden biridir. bir işi sevgiyle yapmak, sık sık dile getirilen ve konuşuldukça içi boşalan kalıplardan biri. şimdi bunu tekrar düşünelim.
"yaşam, benim açımdan, dengeyi tutturmaktan ibaret." yaşamak. en sıradan günler bile, bir yerden gelip bambaşka yerlere gitmekte olduğumuz yolun üzerinde farkında olmadan döndüğümüz yerler ve hesaplamadan çıktığımız güzel yerlerle dolu. dengeyi tutturmak, tam da burası. çünkü var olduğumuz süre boyunca elde ettiklerimiz, birbirinden güzel dönüşümler. yola çıktığımız yeri, vardığımız yere dönüştürmek gibi.
bu sabah uyandığınızda içtiğiniz kahveyi, sonrasında çıktığınız yürüyüşte gördüğünüz ağaçlara dönüştürdünüz. sabah kahvaltınız adımlarınızın her birine dönüşerek size eşlik etti. yorgun düşüp kapattığınız gözleriniz ve uyuduğunuz saatler sayesinde, sonrasında akşam yemeği hazırladınız. o akşam yemeğinin enerjisiyle şu an bunu okuyorsunuz. onu, kafanızda burayla ilgili oluşan düşüncelerin hepsine dönüştürdünüz.
bu anlatılanları kesin sınırlarla bölmek, her şeyi bir şeye indirgemek tabii ki doğru değil. ama güzel hislerin her zaman mantığa ihtiyacı olmaması gibi, bunu düşünürken de her şeyin mantıklı açıklamasını yapmamak yerinde hissettiriyor. şu an yazdığım kelimeler, kafamdaki düşünceler bambaşka şeylerin dönüşümleri. bahsettiğim tam da bu, "zevkli olan kısım, bir şeyi bambaşka bir şeye dönüştürebileceğimizi düşünmek." bir yandan da akla tüm bunların bir çeşit kendini gerçekleştiren kehanet olabileceği geliyor.
'dengesiz bir dengeli' kısmı da burada bir yerde dahil oluyor. bu dönüşümün bir parçası olarak var olan dengeyi korumak. sıcak havada sıcak bir evin anlamı yoktur, karanlık değilse içeriyi aydınlatmak istemezsiniz, -lı diye bir yapım eki vardır çünkü -sız diye de bir yapım eki vardır. zıtlıklar, hepsi bu dönüşümün güzel örnekleri ve hepsi korunması gereken nadide parçalar.
bu dengeyi bilir ve var olursak -bunu her an başarmak mümkün görünmese de- en azından bu bilgiyi çabaya dönüştürebilir, ortaya çıkardıklarımızla döngünün kendi payımıza düşen zincirini bir sonrakine iliştirebiliriz.
"dönüşüm bir döngü değil ama döngü sürekli bir dönüşüm. ve bence insana kalan, bir işleyişi çözdükten sonra ona göre hareket etmek"
gizli malzeme diye bir şey yoktur ama söz konusu yerde gizli bir maharet vardır, o da sevgiyi dönüştürmeyi bilmek.