çıkarken epik bir ağrısı olan diş. vay anam anılarım depreşti. çekenlerine sabırlar sıhhatler dilerim.
beni bu hayatta, insan denen canlının olaylara, acılara alışmak, adapte olma yeteneği kadar korkutan da içime ferahlık veren de başka bir özelliği yok.
benim yirmilik dişlerim sırasıyla 20, 25, 30 ve 32 yaşlarımda çıktılar, böyle dura dinlene. dördü de maşallah nur topu gibi, sağlıklı ve düzgün. ilk üçü hafif ağrı dışında sıkıntı da vermedi bebeklerim. dördüncüsünün de böyle olmasını bekliyordum; ama maalesef aşırı acılı oldu o. bir gün tam uykuya dalmadan önce 4. yirmilik dişim çıkmaya karar verdi. ilk gece feciydi, sabaha kadar kıvrandım, uyku hak getire. ilaç milaç, rakı gargarası, listerin vs hiçbir şey fayda etmedi. ertesi gün ve gece de aynı şiddetle ağrı devam etti, arveles, apranaks ne bulursam gömdüm, iki saat ancak yatıştırdı, sonra aynen devam. 3 saat ya uyudum ya uyumadım. şansıma da o hafta sonu açık öğretim finalleri vardı. bir de onlara çalışıp girdim. sonuç, en düşük notum b geldi. kralı gelse yıkamaz beni.
3. gece ise yatmadan aldım yine bir ilaç, iki günün uykusuzluğuyla da birleşince 6 saat deliksiz uyumuşum. uyandığım anda yine deli dehşet bir ağrı saplandı. ağrıyı hissedince resmen "amaaaan" deyip döndüm yattım, 3 saat daha uyumuşum. hayatımdaki en karizmatik anımdı. kimseler görmedi şansıma tüküreyim. neyse buraya yazdım, takdir edersiniz artık.
uyandığımda kulağım zonkluyor, kafamın sağ yanı ha çatladı ha çatlayacak vaziyetteydi; ama yeter bu kadar deyip daha fazla ilaç almadım. resmen acıya alışmış, hayatımın bir gerçeği olarak kabullenmiştim. geçer bir ara diyordum. zaten dişim de tamamen çıkmıştı. iki günde sıfırdan diş mi çıkarmış, çıktı manyak. şimdiye kadarkilerin her biri bir haftada falan çıkmıştı. haliyle bu kadar kıvrandırmamışlardı da. o ara kalsiyum magnezyum çinko takviyesi kullanıyordum, sanırım ondan yararlandı dördüncü diş. gübresi bol geldiyse demek.
neyse diyeceğim o ki, vücudun hayatta kalma yetenekleri hayranlık uyandırıcı. yirmilik diş ağrısına alışılıyorsa her şeye alışılır hayatta. hiçbir şeyi çok büyütmemek lazım.