1. türkiye'de bir snobizm haline gelmiş eylem. hoşuna giden, keyif veren konuları okumak zaman kaybı olarak sayılıyor gördüğüm kadarıyla. bunu daha önce de bir girde yazmıştım ama bulamadım şimdi. tolstoy yerine dan brown okuyorsan boş insansın. açıkça söylüyorum, dan brown'ı tolstoy'a tercih ederim. tolstoy okudum da, bilmeden konuşmuyorum. boş insan olduğumu da düşünmüyorum. dan brown okurken, anlattığı konuları, yazdığı yerleri ayrıca araştırmak çok hoşuma gidiyor. hem bir şeyler öğreniyorum, hem de kafam dağılıyor.

    kitap okuma alışkanlığı, insanları sevmedikleri ağır gelen konuları okumaya zorlamakla olmaz. hele ki çocukları, gençleri. bir salın insanları ya, yaftalamayın bu gibi şeylerle. roman bile okusalar türkiye'de insanlar imla öğrenir, bilmediği 1-2 kelime öğrenir. boş mu bu şimdi? kaldı ki kime göre boş?

    yurtdışında, ki amerika ve ingiltere için konuşuyorum, çocuklar okusun da, ne okurlarsa okusunlar derler. o yüzden teen kitapları da sürüyle vardır mesela. okusunlar, çerezlik olsa da okusunlar, alışkanlık yapsın. sonra büyüdükçe ilgi duydukları konulara yönelirler. okulda daha ağır konuları okumak zor gelmez.

    ben şanslıydım, elini sallasan kütüphaneye çarptığın ülkelerde büyüdüm. ergenlik yıllarım, michael crichton, robin cook okuyarak geçti. biyolojiye onlar sayesinde merak sardım. andromeda strain sayesinde mikrobiyoloji dalını öğrendim. jurassic park genetiğin kapılarını açtı. başucumda hala bir roman, bir de bilimsel kitap olur mesela. dönüşümlü okurum.

    özet olarak... okuyun, ne bulursanız okuyun yav. ister dan brown okuyun, ister twilight, ister war and peace. hiçbiri boş sayılmaz kanımca.


    dipnot: bu arada tv karşısında da büyüdüm. hem de yüz zibiliyon tane kanal vardı. sayesinde bilim kurgu dünyası açıldı önüme. yani tv'ye pek toz kondurmam, ama o ayrı bir konu.
    #249210 lachattenoire | 4 yıl önce
    1eylem