12 Ocak 2007'de Washington'daki bir gazeteci tarafından yapılan bir sosyal deney için, değeri ölçülemez stradivarius kemanıyla Washington D.C'deki L'enfant Plaza Metro istasyonunda 43 dakika boyunca çalmış ünlü kemancıdır.
Deney dünyanın en iyi kemancısı sayılan Joshua Bell'in sıradan bir sokak müzisyeni gibi çalarsa ne olacağını görmek üzere planlanmıştır. Metroda çaldığı 43 dakika boyunca yanından binin üzerinde insan geçmiştir. Ancak sadece 7 kişi bir dakikadan uzun bir süre kendisini dinlemiştir.
Hiçbir parçanın sonunda, hatta bugüne kadar yazılmış en zor bestelerden birinde bile, hatta ve hatta 200 yıldır insanları etkileyen ve ağlatan "ave maria" dan sonra bile hiç kimse alkışlamamıştır.
Konserlerinde en kenar köşe koltukların bile bilet fiyatları en az 200 dolardan başlarken, 43 dakika sonunda Joshua bell'in önündeki keman kutusunda sadece 32,17 dolar toplanmıştır.
Daha da enteresanı bu metro deneyinden birkaç gece sonra, yine bu şehirde vereceği konser için biletlerin aylar öncesinden bitmiş olması.
Bu deneyde birçok farklı nokta ele alınabilecek olsa bile Joshua Bell ile yapılan röportajda, metro istasyonunda kendisini gerçekten dinleyenlerin sayısının çok az olmasının yanında, dinlemeye çalışanlar arasında genellikle çocuklar olduğunu ve çocukların anne babaları tarafından metroya yetişebilmek için çekiştirilmelerini hatırladığını söylemiştir.
hayal gücüyle dolu, özgür beyinler keşke müdahalesiz bırakılsa, ne kadar da güzel olacak diye düşünüp duruyorum bazen.
Buradan metro istasyonundaki performansına bakabilirsiniz.
9 Aralık 1967 Abd doğumlu müzisyen 4 yaşındayken, çekmecenin kulplarına taktığı paket lastiklerinden, evdeki plaklardan duyduğu müzikleri çalmaya çalıştığı için, anne ve babasının ona keman dersleri aldırmasıyla müzik hayatına başlamıştır. Kendi kendine çalmayı öğrendiği ilk şarkı Susam Sokağı olan müzisyen, 7 yaşındayken Bloomington Senfoni Orkestrası'nda çalmıştır.
Birçok müzisyenin hayali olan Carnegie Hall'da 17 yaşındayken sahne almıştır.
Yıllar sonra ilk göz ağrını unutmamış, Susam Sokağı'nda canavar telly ile "sing after me" yi seslendirmiştir.
sizleri herkesi sarıp sarmalayan ave maria ile başbaşa bırakırken, gün içinde mutluluk verici birçok şeyi burnumuzun dibinde bile olsa görmediğimizi ve olağan hayat karmaşasında kim bilir ne kadar çok şeyin ilgisiz bakışlarımız arasında yok olup gittiğini hissediyorum sevgili dostlar.