1. Herkesin şikayet ettiği ama bir türlü de vazgeçemediği platform.

    ısrarla bir şeyi göz ardı ediyor insanlar ve kendi ütopyaları içerisinde boğulmaya devam ediyorlar. dünyanın bizzat kendisi değiştiği gibi, ahlaki normlar da değişti. hangisi doğru, hangisi yanlış diye mutlak bir cevap verememekle beraber; herkesin kendi doğrularını yaşaması gerektiğini düşünenlerdenim. istisnasız her ortamda unvanı, yaşı, cinsiyeti, sahip olduğu sosyal kapital veya maddi gücü gibi hangi parametrelere sahip olunursa olunsun, kadın / erkek ilişkilerinin indirgendiği seviyenin ve ilişkilerde öncelikli tercihin değişmediğini uzun yıllar boyunca tecrübe etmiş birisi olarak, lütfen şikayet etmeyin artık.

    şimdi oturup uygarlıklar tarihinden girip, sosyolojik evrimden veya insan doğasından bahsedecek değilim; hem o düzeyde yetkinliğim yok, hem de bilmişlik yapacak kadar hadsiz değilim lakin günümüzdeki esas sorunun veya bizlerin sorun olarak lanse ettiği şeylerin kaynağını iyi belirlemek gerekiyor.

    Ne okursanız okuyun, ne izlerseniz izleyin, ne araştırırsanız araştırın; günün sonunda şuna kani olursunuz ki, toplum olarak özgüveni düşük, çocuklarımızı birey olarak yetiştirme noktasında sınıfta kalmış milletiz. 5-10 dakikalık dünyevi keyifler için sürekli bir sözlü / yazılı taciz peşinde olan erkekler olduğu kadar, 'kadın olduğunu belli etme' hastalığından mustarip olan bir o kadar da dişi insan var. ne şikayet edilen instagram, ne de beyaz yakalı diye tabir edilen paçalı güvercinlerin yaşadığı plazalar, ne de sokaktaki kıraathaneler; fark etmiyor. olay her yer de aynı, hiç değişmiyor dikkat çekme / ilgi manyağı olma / kadın olduğunu belli etme / zengin bir erkek olduğunu belli etme çabaları, tavırları.

    demek istediğim sapıklık, ahlaksızlık, erdemli olma, başarılı olma gibi aklıma şu an gelmeyen birçok olumlu / olumsuz kişilik özellikleri, artık çok göreceli hale geldi. sizlerin çizdiği yaşam çerçevesine göre birileri 'sapık' olabilirken, bir başka yaşam şemasına göre 'marjinal' olabiliyor.

    herkes bıktı inanın, istisnasız herkes. biri çıkar kaslı vücuduyla birlikte doktor önlüğü giyerek pusuya yatar; bir diğeri dudaklarını afrika papağanı gibi büzüştürüp dikkat çekmeye çalışır falan. Yapaylıktan bu kadar sıkıldığını iddia edip, bu kadar yapay olabilen başka bir toplum daha var mıdır bilmiyorum.

    en çok da (bkz: ) 'ye üzülüyorum. adamcağız bilse ki ülkenin yarısı, en güzel eserleri ile birlikte, sanki cilt bakımı yapmayı çok biliyorlarmış gibi (halbuki testere ile traş olmuş gibi) bacaklarını dekore ederek poz verip; enfes sanatsal kompozisyonlar oluşturarak, qitap qeyfi yapıyorlar. Bir de kitaplarını, aralarına patates ekilse bir ayda mahsul verecek sakalları arasına koyup, uyuyormuş pozu veren tipler var ki öf, öf, öf.


    Bu kadar eleştiriyorsun, nereden biliyorsun diye sorabilecek üstün zekalılar çıkabilir; toplumun her katmanı, zaten bir instagram değil mi artık ?

    Neyse, Ne diyecektim ben;

    1- cilt bakımı yapmayı öğrenin.
    2- sakallarınızı temiz tutun.
    3- korsan kitap almayın.

    (Not: benzerini 1000kitap.com başlığında da yazdım, zaten üşendiğim için oradan kopyaladım birçok kısmı. Tüm sosyal mecralar için geçerlidir bu yazdıklarım.)
    #241046 becoolnotfool | 4 yıl önce (  4 yıl önce)
    0mobil uygulama