1543 yılında yemen Valisi Özdemir Paşa dünyada meşhur olmaya başlayan bir şey içer, tadına doyamadığı bu değişik içeceği istanbul'a getirip tanıtır.
sonra biz süper zeki muhteşem yaratıklar bu kahveyi hazırlamak için güğüm ve cezve kullanmayı akıl ederiz. bu yeni pişirme tekniğiyle birlikte bu leziz içecek artık türk kahvesi adını almış olur.
evet gelelim her içişimizde bizi bizden alıp (uu beybi beybi dedirten) bu muhteşem içeceğin diğer faydalarına...
şimdi öncelikle sabahları aç karnına kahve içmek zararlıdır diyenler lütfen başka başlıklara gitsin * yine de bünyeniz alışık değilse bu şekilde kullanmayın tabii siz. (benim gibi kupa kupa çifte kavrulmuşunu hiç içmeyin hatta)
evet efendim bu leziz şey sadece damak tadınıza değil, sindirim sisteminize de dosttur.
enerji verir. (özellikle aç karnına içtiğinizde etkisi daha çabuk görülür.)
ağrı kesici özelliği olan ilaçların plus versiyonlarını almak yerine ilacı içtikten bir yarım saat sonra bir kahve içerseniz etkisini ciddi oranda arttırabilirsiniz.
depresyona iyi gelir.
hala çalışmaları süren kesinliği olmadığı için çok yorum yapamayacağım şekilde belirli oranda tüketildiğinde birçok hastalığa da iyi geldiği söylenir.
evet şimdi bu muazzam bilgileri de bir kenara bırakıp sadece zevk için bile içilebileceğini hepimiz bildiğimiz için sabahınıza bir renk katıp kahvenizi hazırlayın. afiyet olsun^^
(benimki lütfen mümkünse bakır cezvede, sadeli bol kaynamış, özellikle köpüksüz, kesinlikle çifte kavrulmuş ve kesinlikle cezvenin sonundaki kahve olmasın, tişikkirlir^^)