1. çekimleri 2013'te başlamış, yayınlanmayan ilk bölümünde yer almış ancak kendisi çekimlerin başlamasından kısa süre sonra ani bir kalp krizi geçirip hayatını kaybedince rafa kaldırılmış, 3 yıllık aranın ardından 'nun mini dizi olarak çekilmesi yönündeki ısrarlı çabaları neticesinde çekilebilmiş; hollywood'un sükseli senaristlerinden olan 'ın tamamını yönettiği, 5 bölümünü yazdığı (ilk bölümü kendisi, kalan 4 bölümü ise, serinin tamamında senaryo desteği veren ile birlikte yazmış), 5 ödülü kazanmış, 3 dalda adaylığı bulunan, "herkesin içindeki adalet kıstasları değişir ama ya hukuk önündeki kıstaslar?" sorusunu her bölümünde izleyiciye sorduran, yaklaşık 9 saat süren, 8 bölümlük dizi.

    müthiş ayrıntılar vermiş. ben sadece eklemeler yapacağım. büyük kısmı izleme zevkinizin içine edebilir. riske girmemek adına, toptan, hepsini spoiler içine alıp yazayım, daha iyi.

    -- spoiler --

    - zaillian hollywood'un en iyi senaristlerinden biri olarak biliniyor. kariyerinde ya senaryosunu kendisi yazdığı ya da senarist ekibinin içinde olduğu şöyle filmler var: (oscar kazandı), (oscar adaylığı var), (oscar adaylığı var), (oscar adaylığı var), ( adaylığı var), , , , , , (en kötü senaryo ödülleri ve adaylıkları var) ve tabii ki (oscar adaylığı var). bu denli kendini ispat etmiş bir senaristin dizi çekmesi hollywood içinde sıklıkla görülen bir durum değil.

    - gandolfini'nin ansızın bu dünya'dan ayrılmasından sonra "john stone" karakteri için bulunan ilk isim 'ymuş. de niro programını boşlatamamış ve rol 'ya verilmiş.

    - the night of, ingiliz dizisi olan 'ın bir yeniden çekimi aslında. hatta ismi bile criminal olacakken, hbo "siz, hayırdır?" dediği için değişmiş. criminal justice'ı izlemiş olan eleştirmenlerin yorumlarında, iki dizi arasında gerçekçilik açısından büyük farklar bulunmadığı, the night of'un başarısının köklerine bağlı kalmaktan ileri geldiği yazılıp çizilmiş. criminal justice kaynağı nedeniyle the night of, hbo ve 'nin ortak projesi olarak görülüyor.

    - dizinin en güzel ayrıntılarından biri bu: stone ile naz'ın arasında "hayatın aktığı yön" açısından bir korelasyon var. stone'un sağlık durumu kötüleştikçe, naz'ın adalet arayışındaki çırpınışları da yok olmaya başlıyor. stone, egzamasına çare bulduğunu sanıp mutlu olurken, naz'ın psikolojik durumu da iyiye gidiyor.

    - dizi john turturro özelinde övülürken, unutulan 2 aktör var: ve . ahmed'in dizi için vücut çalıştığı ve efsanevi hapishanesi ile ilgili deli gibi araştırma yaptığı ayrıntısı güzel. camp ise, dedektif box rolünde, dışına yansıtmadığı iç dünyasının kırıntılarını seyirciye doğrudan vererek dizinin adalet sorgusunun sürekli göbeğinde kalıyor.

    - dizi gandolfini'yi anmaktan da geri durmuyor. stone'un üvey baba "don taylor"'ı bir sokak arasında sıkıştırıp tehdit ettiği sahnede söylediği "new jersey'deki tanıdığıma haber verirsem, seni ortadan kaldırması uzun sürmez" repliğinde bahsedilen kişi, 'un agası "tony soprano" ve gandolfini'den başkası değil.

    -- spoiler --


    dizinin adalet eleştirilerindeki tek tutarsız yerin jüri kararlarındaki çift sayı sorunu olduğuna dair de çokça eleştiri okudum. dizinin son yarım saati hariç, kimsenin önemsemediği bu ayrıntıyı dizinin tamamının sorunu gibi görmek de değişik bir kafanın ürünü olmalı.

    dizi izlemeyen benim gibi popülerlik karşıtı izleyicilere bile hitap edebilen bir dizi olarak the night of, içinizdeki adalet duygusunun hangi kıstaslara bağlı olduğunu apaçık göstermesi açısından önemli. boş zamanınız olduğunda ilk bölümü izleyip kendiniz karar verin. zaten ilk bölümden etkilenmezseniz, devamını da getirmezsiniz.

    - "... but what he didn't lose and what none of us can lose were his Constitutional rights to an attorney, to a fair and impartial trial by you, his peers and to the presumption of his ."
    #232487 lake of the hell | 4 yıl önce
    0dizi