Üniversitenin ilk yılları bir efsanedir dolaşıyor, yok aslında dans yarışmasını kazanmamışlar da kupayı çalmışlar gibilerinden. O dönem İnternet var ama çok yaygın değil, sözlükler de olmadığı için bildiğin çöplük, bilginin zerresi yok.
Ben de efsaneye bir katkım olsun bari dedim ve;
Trainspotting fanlarına; tuvaletteki sahneyi hatırlamıyor musun, iki kafayı çekmiş adam, kupayı çalıp kaçtıklarından bahsediyordu diye anlatıyorum.
Martin scorsese sevenlere; kupa ile taksiye bindiklerinde radyodan son dakika haberi ile kupanın çalındığı bilgisi veriliyor diye anlatıyorum.
Stainley kubrick hayranlarına; oteldeki televizyondan, kupanın çalınması ile ilgili haber duyuluyor diye anlatıyorum.
Aradan 10 sene geçmiş ben hala anlatıyorum, hala üniversitedeyim, hala 2000lerdeyiz. Yeni gelenler hayatı dolu dolu yaşıyor, takılıp kalmıyorlar bir yere, erasmuslar, working travellar, interrailler havada uçuşuyor.
Ben de şeş kaza amerikaya, work and travel ayarlayıp gidiyorum, maksat dönmemek ya neyse, al bundy gibi ayakkabı dükkanında çalışmaya başlıyorum.
bir gün mağaza karışıyor, adamın birini yakalamışlar, kadınlar da sapık, pis sapık diye bağrışıyor, yüzünü görmem ile hemen araya girip, benim arkadaşım, zihinsel sorunlar, fındık, fıstık kurtarıyorum, böylece quentin tarantino ile arkadaşlığımız başlıyor. Arkadaşlık dediysem de senede iki, bilemedin üç kez görüşüyoruz.
filmleri hakkında konuşamıyoruz, bir kelime dahi yasak. Beyaz çorap giymek yasak ve son olarak çorapsız durmak yasak. Göz teması kuramaz ise konuşamıyor, hep gözünün içine bakmak zorundasınız, bir de çabuk ikna oluyor. Başka bir kötü özelliği aklıma gelmedi şimdilik.
Pandemi yüzünden bir seneyi aşkın süredir görüşememiştik, telefon ile aradı, konuşmamız lazım ama dürüst olmalısın dedi, hay hay dedim, ama filminle ilgili bir soruma cevap isterim dedim, el mahkum kabul etti.
Q: çok mutsuzum.
S: hayırdır bro.
Q: Ucuz roman gibisini bir daha çekemedim.
S: dostum karyerinin başında en iyi filmi çektin ve devamında bunun sağlamasını yapmak için uğraşmış oldun, herkese nasip olmaz.
Q: doğru söylüyorsun, aklımda bir fikir daha vardı, onunla da sağlamayı güçlendireyim, şimdi seni dinliyorum bro.
S: ucuz roman filminde, dans yarışmasını kazandılar mı, yoksa kupayı çaldılar mı bro.
Q: sığ adam, böyle saçma soru mu olur, tabiki kazandılar, kırdın beni god damn it kırdın, dıt dıt dıt...
- Ucuz roman, en iyi filmi - kendisi söylüyor, eğer varsa bir tartışma, sonlanabilir.
- dans yarışmasında kupanın çalınması - yalan dolan