1. çevremize bakarız ve gördüğümüz şeylerin çoğunu isimlendiririz, ama isimlendirmemiz, isimlendirdiğimiz şeylerin özünü bilmemizi gerektirmez. bizim için önemli olan, ilk etapta şeyleri, güvenli bir alana indirgemektir. çünkü belirsizlik, konfor alanımızın dışındadır; yüzleşmemiz gereken bilinmeyen bir şey olduğunda, belirsizlik gelir ve bize saldırır; bizi şüpheye düşürür, yetersiz hissettirir ve rahatsız eder.

    bu yüzden insanoğlunun bilinenin içinde olma çabası doğaldır; bu bizim, sürüngen beynimizin bir parçasıdır. insanlar olarak kendimizi bilinmeyene maruz bırakmak varlığımızı riske atar; beynimiz onu tehlike faktörü olarak görür ve bu sebeple kaygı ve korku yaratır. korku, belirsizlik karşısında olağandır, beklenendir. ancak korkumuza rağmen yüzleşmekten kaçınmadığımız, geçmiş deneyimlerimiz ile yeniyi öğrenmeye başlıyoruz; güvensizliğimizi güvenli kılmak için yeni zihinsel yapılar inşa ediyoruz ve varlığımızın büyüdüğünü fark ediyoruz.

    bu nedenle belirsizlik, korku yaratmasına rağmen, bu korkuyu kendi lehinize aldığınızda ve her şeyin sizin lehinize çalışacağına inandığınızda, olumlu ve iyimser bir tavırla bilinmeyene karşı koyduğunuzda varlığınız bu durumdan olumlu anlamda beslenir. çünkü insanlar hayatın bilgeliğine ya da daha yüksek bir zekâya güvenmiyor,olan her şey öğrenmek ve ilerlemek için.
    #226418 midnight7black | 4 yıl önce
    0genel terim