aynı zamanda son 10 yıldır yeni iş girişimlerini belirtmek için hemen her dilde kullanılan kavramdır. startup kavramı yeni kurulmakta olan bir işi tanımlasa da içerisine birçok anlam sıkıştırılmıştır.
startuplar aslında dinamik, kurumsal dünyanın hantallığından uzak hızlı ürün çıkarmaya odaklıdırlar. bu sayede hızlı bir şekilde pazara çıkıp minimum maliyet ile olabildiğince büyük bir pazar payına sahip olmaya çalışırlar. belli bir pazar payına ulaşıldıktan sonra ya yatırımcılar ile ilerleyerek ya da exit adı verilen işi devretme ile son ürünü çıkarmaya çalışırlar.
fakat ülkemizde her kavrama yaptığımız gibi bu kavramın da içine fazlasıyla anlam devşirip işin suyunu çıkartmışızdır. türkiye'deki çoğu firma kendini startup olarak nitelendirirken, startup'ın anlamını "7/24 çalış, bildiğin bilmediğin her işi yap, çok falza maaş bekleme, ürünü çıkar hele bir ondan sonra zam konuşuruz" mantığında hareket etmektedirler. yurtdışında tabi bu şekilde çalışan startuplar vardır ama ülkemizdekilerin aksine onlar bir "stock option" adı verilen, olası bir exit durumunda düşecek payı sana işe giriş anında sunarlar. fakat ülkemizde ne yazık ki maaşlı çalışan alıp sömürme üzerine kurulmuştur bu yapı.
bir de "biz startup'ız" diyen, yıllık cirosu milyon dolarlar seviyesinde olan şirketler var. bu şirketlerin de startup'ız demesinin tek sebebi "hayvan gibi seni sömüreceğiz" diyememeleridir.
eğer iş ve özel hayat dengesi istiyorsanız, çalışmalarınızın takdir edilmesini istiyorsanız bu şirketlerden uzak durmalısınız. ha bu şirketler size resmi olarak stock option verirlerse kendi işiniz gibi görüp çalışabilirsiniz ama aksi takdirde kendinize basit bir fikir bulup boş zamanlarınızda onun için çalışmanızın getirisi daha fazla olacaktır.