ilk kez 1982 yılında James Q. Wilson ve George L. Kelling tarafından ortaya atılan kriminoloji ile ilgili bir teoridir. ülkemizde daha çok kırık cam teorisi ve kırık camlar teorisi adlarıyla bilinir.
işlenmiş ufak bir suça izin verildiği takdirde daha büyük suçların normalleşeceği fikrini öne sürer. ufak suçlar cezasız kaldıkça, suçu işleyenlere bir maliyeti olmadığı düşünülür ve toplumun geri kalanını da suça teşvik eder der. çünkü maliyetsizdir, bedelsizdir.
1990 yılında new york emniyet müdürü William Bratton bu teoriden yola çıkarak toplumda ufak suç sayılabilecek suçları anında tespit edip suçlular hakkında hızlıca cezalandırma yoluna gitmiştir. ayrıca sivil polis sayısını arttırıp bu polisleri de arka sokak dediğimiz daha çok suç işlenen mahallerde görevlendirmiştir. tüm bunların yanında belediye başkanının desteği ile yıkıntıların ya da terk edilmiş binaların olduğu yerleri temizleyip parklar ve toplum rehabilitasyonu için kullanılabilecek merkezlere dönüştürmüştür. bu durumun sonucunda emniyet müdürü emekli olduğunda suç oranları new york'ta yüzde kırk oranında azalmıştır.
ancak bu teoriye geliştirilen en önemli eleştiri toplumda korku psikolojisinin oluşturulması, ispiyonlama mekanizmasını geliştirip yargısız infazın önünü açacağı yönündedir.
bu teori kimi psikologlar tarafından insan psikolojisine de uyarlanmış olup. genel itibariyle iddia ettikleri şey; insanın teselli bulmak amacıyla acılarını başkalarına göstermesi daha çok yaralanmayla sonuçlanır şeklindedir. bu konu üzerine okuma yapmak isterseniz...