sınırlar önemlidir ve çok çok incedir. mizah ve kara kuyu çok farklıdır ama birbirine müthiş yakındır.
bu derginin kafa da bizdeki misvak kafası aynı, dinler üzerinden besleniyor ve bunu matah görüyor, bu kadar.
bu tipler için karşıdaki yok hükmündedir.
(işin radikallik kısmına veya adamların gerçekten ortaya ve adaletli yapıp yapmadıklarına girmeden söylüyorum bunu)
vakti zamanında yukarıda bir arkadaşın da farklı örnekle belirttiği gibi gırgır dergisi sol üstte rahmetli turgut özal'ın 5-6 adet kafa karikatürünü koyup her hafta aynı şekilde;
gırgır dergisi fiyatı = "5 turgut" yazardı. (bir de bugün bakın bakalım, kaç senedir hangi dergi en ufak bir eleştiri getirebilmiş)
bakın her hafta yaparlardı bunu istisnasız olarak ve neler neler çizilirdi ecevit, demirel, özal, m.yılmaz'a dair.
sadece mizaha çok küçük bir örnek bu, ki neler neler çizilirdi fırt ve diğer benzeri dergilerde de ama hepsinde çok kaliteli ve ince bir sınır vardı. kimse de onlara "len bunu niye çizdiniz" demezdi.
(bkz: oğuz aral)* buradan kimse adamları savunduğumu çıkarmasın herkesin ne olduğunu herkes biliyor, hem avrupa'lının hem de bizim yerel siyasetçilerin.
inançların rencide edildiği yerde radikalizm ortaya çıkar. ben rte kısmına takılmam, inançlı biri olarak da bu tip tertipleri daha çok görmezden gelirim.
hoş görme başka bir şeydir ve çok da güzeldir, bazı şeyleri görmezden gelerek yok saymak başka bir şeydir.
onların bu yaptıkları bir şeyi değiştirmez, sadece cehaletin erdem olduğunu düşünen cahil salakları radikalleştirir, bu kadar.
son olarak nasıl bir devlet adamı ve siyasetçi için bu tip bir karikatür güzel olmasa da olaya sadece hivci tarafından bakmak lazım gelir.
adamları kınarız, protesto ederiz ama daha dün bir bakan yardımcısının devlet ağzıyla twitter'dan ettiği küfürü de görünce direkt çuvaldızı kendimize batırmak lazım gelir.
niye mi?
türk devletinin 2000 yıla yakın tarihi bir geleneği vardır ve bir bürokrat adı ve tarzı ne olursa olsun bir mizah dergisi ile kahvehanedeki dayının tavrıyla iştigal edip, muhatap olmaz.
bu kadar.
son not: gırgır dergisi bir zamanlar dünyada haftalık en çok satan 3. dergi konumundaydı uzun uzun yıllar boyunca, amerika'lı mad ve rus krokodil'den sonra.
bu da eskiye dair bir bilgi olarak dursun burada.